YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/15394
KARAR NO : 2015/11720
KARAR TARİHİ : 17.12.2015
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.02.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 24.12.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili ve … vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne temyiz edildiği tarihte duruşma talebinde bulunulmadığından duruşma talebinin reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Davacılar vekili, davacıların murisi ..ın kayden paydaşı olduğu, 332 parsel sayılı taşınmazda yapılan imar uygulamasının idari yargı yerinde açılan dava sonucu iptal edildiğini ve kararın deracattan geçmek suretiyle kesinleştiğini ileri sürerek tapu iptali ile kadastral parselin ihyası ve tescil istemişlerdir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Davalılar yanında davaya katılmayı talep eden … vekili, davacılar aleyhine .. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/135 Esas sayılı dosyası ile şirkete ait 6721 ada 4 parsel sayılı taşınmaza elatmanın önlenmesi davası açıldığını ve eldeki davanın bekletici mesele yapıldığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacılar vekili ile … vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, tapu iptali ve eski hale ihya suretiyle davacı adına tescil isteğine ilişkindir. Dava konusu 332 parsel sayılı taşınmazın 23418 m2’lik kısmı üzerinde yapılan imar uygulamasına ilişkin 26.02.1988 tarihli ve 1375 sayılı dayanak ..Büyükşehir Belediyesi Encümen Kararının idari yargı yerinde iptal edilmediği ve iptal edilmediği sürece de tapu iptali ve tescil davasının dinlenemeyeceği gözetilerek bu miktar itibariyle yapılan imar düzenlemesi sonucu oluşan 6721 ada 1, 2, 3, 4 ve 5 sayılı parseller yönünden davanın reddine karar verilmiş olmasında ve taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin olduğundan davalı … lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Bu yönlere değinen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün anılan hususlar bakımından onanmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenilirliği) bir diğeri Hazinenin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır. İmar şuyulandırmasının dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve yolsuz tescil durumuna düşeceği açıktır. Böylesi bir durumda da dayanıksız kalan (illetten mücerret) kaydın iptali ile kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyası şeklinde karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır.
İmar parsellerinin dayanağı olan imar uygulamasının iptaline ilişkin kararın kesinleşmesiyle, imarla oluşan sicil kayıtlarının hukuki dayanağının ortadan kalkacağı ve illetten mücerret hale gelerek yolsuz tescil durumuna düşecekleri tartışmasızdır.
Somut olayda; davaya konu 332 sayılı kadastral parselden kalan 84.376 m2’lik kısım bakımından değişik tarihlerde imar düzenlemeleri yapılmıştır. Davaya konu taşınmazda en son …nın 20.09.2012 tarihli ve 700 sayılı Encümen Kararında kök parsellere dönüşüm ve yeni imar uygulaması yapılması yönünde karar verilse de davacılar tarafından anılan encümen kararının iptali için dava açıldığı ve… İdare Mahkemesinin 2012/1878 Esas, 2013/1776 sayılı Kararı ile işlemin iptaline hükmedildiği, ne var ki anılan bu kararın temyiz incelemesinde olup, henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır.
Davacılar, imar uygulamasının iptal edildiğini ileri sürerek kadastral parselin ihyasına yönelik olarak eldeki davayı açtıklarından .. İdare Mahkemesinin 2012/1878 Esas, 2013/1776 sayılı Belediye Encümen Kararının iptaline ilişkin kararın kesinleşmesi beklenilmeden hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Ayrıca, kadastral parselin ihyasının; imar uygulamasıyla kadastral parsel sınırları üzerinde oluşturulan imar parsellerinin kadastral parsel içerisinde kalan kısımlarının tapu kaydının iptali ile eski hale getirilerek tescili suretiyle mümkün olabileceği; bu durumda da ihyası istenen kadastral parselin çap sınırları içerisinde kalan imar parsellerinin tamamının tespitiyle kayıt maliklerinin davada yer almaları gerektiği de açıktır.
Taraf teşkili dava şartlarından olup re’sen gözetilmesi gerekir. Eldeki davada da kadastral parselin ihyası istenildiğine göre mahkemece, öncelikle imar uygulamasına tabi olan 332 sayılı kadastral parselin 84.376 m2’lik kısmının çap kapsamı içerisinde kalan tüm imar parsellerinin kayıt maliklerinin tespit edilerek tamamının davada yer almalarının sağlanması ve böylece taraf teşkilinin temininden sonra… İdare Mahkemesinin 2012/1878 Esas, 2013/1776 sayılı iptal Kararının kesinleşmesinin beklenmesi, iddia ve savunmalar doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılarak işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan ve işin esası bakımından eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeplerle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekili ve davalı … vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile 332 parsel sayılı taşınmazın 23.418 m2’lik kısmı için verilen kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacılara yükletilmesine, 2. bent uyarınca taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 17.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.