Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2015/10583 E. 2017/2727 K. 04.04.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/10583
KARAR NO : 2017/2727
KARAR TARİHİ : 04.04.2017

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.12.2014 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı, dava konusu 610 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yolu ile giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne ve dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yolu ile giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı … vekili temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK’nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Öte yandan; 7201 sayılı Tebligat Kanununun 16 maddesinde, “Kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır” hükmüne yer verilmiştir.

Somut olayda; davalı …’na dava dilekçesinin, Tebligat Kanununun 16. maddesine göre tebliğ edildiği, tebligat evrakına “… birlikte oturan annesi Emine Demircioğlu imzasına tebliğ edildi.” ifadesinin şerh edildiği, dosyada mevcut nüfus kayıt örneğinden davalı …’nun annesinin isminin … olduğu ve 15.03.2013 tarihinde vefat ettiği anlaşıldığından davacıya dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır.
Bu durumda; adı geçen davalıya, dava dilekçesinin 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanunun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine göre tebliğinin sağlanması, savunmalarını ve delillerini sunma olanağının tanınması, toplanan ve toplanacak olan deliller birlikte değerlendirmek suretiyle işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken bu husus gözardı edilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine,04.04.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.