YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9626
KARAR NO : 2014/13758
KARAR TARİHİ : 02.12.2014
MAHKEMESİ : İstanbul 8. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 13/02/2014
NUMARASI : 2012/75-2014/109
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.04.2008 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 13.02.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davalı S.. D.. vekili, taşınmaz üzerinde bulunan 30 yıllık binanın müvekkiline ait olduğunu savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu taşınmazların satışı suretiyle ortaklığın giderilmesine, muhdesata isabet eden oranın davalı Sofiya’ya ödenmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı Sofiya vekili ve kayyım vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalı S.. D.. vekilinin ve davalı kayyım vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-6100 sayılı HMK’nın 297/2. maddesi gereğince;
Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Somut olaya gelince; dava konusu taşınmazda bulunan muhdesatın davalı S.. D..’a ait olduğu hususunda bir uyuşmazlık yoktur. Mahkemece de bu husus kabul edilerek bilirkişi raporu ile dava konusu taşınmazın tüm değerinden ne kadarının arza isabet ettiği ve ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%…) oran kurulmak suretiyle belirlenmiştir.
Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılması gerekir. Ancak mahkemece, hüküm sonucunun ikinci fıkrasında muhdesata isabet eden oranın davalı Sofiya’ya verilmesine karar verildikten sonra yeniden beşinci fıkrasında satış bedelinin taraflara tapudaki hisseleri oranında dağıtılmasına karar verilerek infaz aşamasında tereddüt ve şüphe oluşturacak şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Ayrıca, hüküm sonucunda yargılama giderlerinden olan gayrimenkulün satış bedeli üzerinden alınacak harcın kimlerden hangi oranda alınacağının gösterilmemiş olması da yerinde değildir.
Diğer yandan kendisini ayrı vekil ile temsil ettiren davalılar lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken davalı S.. D.. ve kayyım vekili lehine tek vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru görülmemiş, bu sebeplerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın yatıranlara iadesine, 02.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.