Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/9047 E. 2014/13215 K. 20.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9047
KARAR NO : 2014/13215
KARAR TARİHİ : 20.11.2014

MAHKEMESİ : Afyonkarahisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 06/03/2014
NUMARASI : 2013/475-2014/128

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 04.09.2013 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 06.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, önalım nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davalı, taşınmazın fiilen taksim edildiği savunmasında bulunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı temyiz etmiştir.
Önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle önalım hakkını kullanması TMK’nın 2. maddesinde yer alan dürüst davranma kuralı ile bağdaşmaz. Kötüniyet iddiası 14.2.1951 tarihli ve 17/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de kendiliğinden nazara alınması gerekir. Bu gibi halde savunmanın genişletilmesi söz konusu değildir. Eylemli paylaşmanın varlığı halinde davanın reddi gerekir.
Somut olaya gelince; davalı tarafından dava konusu 8.. parsel sayılı taşınmazın hissedarlar tarafından yıllar önce bölündüğü ve fiilen ayrı ayrı yerlerin kullanıldığı ileri sürüldüğü halde davalının fiili taksim iddiasına ilişkin olarak herhangi bir araştırma yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece, öncelikle fiili taksim iddiasına ilişkin olarak tarafların delilleri toplanarak mahallinde keşif yapılmalı, oluşacak sonuca
göre bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
Kabule göre de; davacı tarafından depo edilen önalım bedeli ile ilgili olarak hüküm kurulması da isabetli olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.