Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/8790 E. 2014/13007 K. 18.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/8790
KARAR NO : 2014/13007
KARAR TARİHİ : 18.11.2014

MAHKEMESİ : Bursa 1. Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 04/03/2014
NUMARASI : 2012/6164-2014/297

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.12.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı R.. İzalasyon Çatı Kaplama İnş. Yapı San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 18.11.2014 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı şirket vekili Av. M.. G.. ile karşı taraftan davacı S.. G.. vekili Av. H.. K.. geldi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafların sözlü açıklamaları dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı, davalı yüklenici R.. İzalasyon Ltd. Şti. ile arsa maliki diğer davalılar arasında Bursa …Noterliği’nde 06.08.2010 günü düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılan (E) blok .. ve .. numaralı bağımsız bölümleri davalı yükleniciden 03.07.2011 günlü sözleşmeyle temlik aldığını, taşınmaz bedellerinden bakiye 100.000 TL borcu kaldığını, tapu kayıtlarının devri için keşide edilen ihtara verilen yanıtta edim borcu bulunmadığının bildirildiğini ileri sürerek, taşınmazların adına tescilini istemiştir.
Davalı Selim, yüklenicinin edimlerini %65 seviyesinde yerine getirdiğini; davalı Nazlı, davanın 21.12.2012 günü açılmasına rağmen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca binanın 06.08.2013 tarihinde tesliminin yapılacağını; davalı yüklenici ise, davacı ile düzenlenen sözleşme uyarınca edimin 30.06.2013 tarihinde ifa edileceğinden dava tarihinde borcun muaccel olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davacının depo ettiği 100.000 TL bedelin davalı yükleniciye ödenmesine, taşınmazların davacı adına tesciline ve yargılama giderlerinin davalıdan alınmasına karar verilmiştir.
Hükmü, davalı yüklenici vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve dosya içeriğine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Dava, arsa sahibi ile yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alan davacının tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
İfa, sözleşmede taraflara yüklenen yükümlülüklerin yerine getirilmesidir. Bu yükümlülüğün yerine getirilme süresi de sözleşme ediminin hangi tarihte yerine getirileceğinin belirlenmesidir. Sözleşmede aksi kararlaştırılmadıkça süreye bağlanmış edimin ifası borç muaccel olmayacağından süresinden önce talep edilemez. Bu husus 6098 sayılı TBK’nın 90.maddesinde “İfa zamanı taraflarca kararlaştırılmadıkça…” biçiminde yerini almıştır.
Somut olayda, davalılar arasındaki 06.08.2010 günlü arsa payı karşılığı sözleşmesinin 3.maddesi gereğince davalı yüklenici edimini 36 ay içerisinde ifa edecektir. Arsa malikleri sözleşmenin ifası üzerine karşı edim olarak yükleniciye nakledecekleri taşınmazlar arasında yer alan .. ve .. numaralı bağımsız bölümler yüklenici tarafından davacıya 03.06.2011 günlü sözleşmeyle temlik edilmiştir. Bu sözleşme uyarınca taşınmazlar 30.06.2013 günü teslim edilecek olup, edimin belirlenen süreden önce istenebileceğine ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. Başka bir anlatımla, 6098 sayılı TBK’nın 90.maddesi uyarınca sözleşmede vade belirlenmiş olduğundan edim 30.06.2013 tarihinde ifa edilecek olup, daha öncesinde borç muaccel olmayacaktır. Ayrıca, taşınmazların tapu kaydının devri sırasında da bakiye satış bedeli ödenecektir. Davacı 21.12.2012 tarihli dava dilekçesiyle edimin yerine getirilmesini istemiştir. Davanın açıldığı tarihte borç muaccel hale gelmediğinden, dolayısıyla davalılardan ifa istenemeyeceğinden davalılar bu davanın açılmasına neden olmamışlardır. Davalının yargılama giderlerinden sorumlu tutulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 1.100 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı yükleniciye verilmesine, 18.11.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.