Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/8041 E. 2014/12229 K. 03.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/8041
KARAR NO : 2014/12229
KARAR TARİHİ : 03.11.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 20. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 25/03/2014
NUMARASI : 2013/635-2014/200

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.02.2013 gününde verilen dilekçe ile elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir.
TMK’nın 644. maddesi gereğince bir mirasçı, terekeye dahil malların tamamı veya bir kısmı üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi isteminde bulunduğu takdirde sulh hakimi, diğer mirasçılara çağrıda bulunarak belirleyeceği süre içinde varsa itirazlarını bildirmeye davet eder.
Elbirliği mülkiyetinin devamını haklı kılacak bir itiraz ileri sürülmediği veya mirasçılardan biri belirlenen süre içinde paylaşma davası açmadığı takdirde, istem konusu mal üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesine karar verilir.
Somut olayda; Dava konusu taşınmazlar hakkında Kadıköy Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/801 Esas, 2011/1119 Karar sayılı dosyası ile ortaklığın giderilmesine karar verildiği kararın 13.11.2012 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Türk Medeni Kanununun 644/2 maddesinde mirasçılardan biri paylaşma davası açmadığı takdirde elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesine karar verileceği belirtildiği halde mahkemece yasa hükmüne aykırı şekilde dava konusu taşınmazların satışı gerçekleşmedikçe elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesine engel olmayacağından bahisle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Taşınmazların ortaklığının satış suretiyle giderilmesine karar verildiğinden taşınmazda ortak olan davacının bu davayı açmakta hukuki yararı yoktur. Bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 03.11.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.