Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/7995 E. 2014/12227 K. 03.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7995
KARAR NO : 2014/12227
KARAR TARİHİ : 03.11.2014

MAHKEMESİ : Adıyaman Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 22/04/2014
NUMARASI : 2013/686-2014/339

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 23.09.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, 2.. ada .. parsel sayılı taşınmazların ortaklığının satış suretiyle giderilmesini istemiştir.
Davalılar vekili, dava konusu taşınmazların taksim edilip kullanıldığını, satılmasını istemediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%….) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.
Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HMK’nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmelidir. Mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekir.
Somut olaya gelince; davanın kabulüne karar verilmiş ise de mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda payların toplamı 116363212, paydanın toplamı 76990400 olup bu haliyle rapor denetime ve infaza elverişli bulunmamaktadır.
Mahkemece tarafların muhdesat iddiaları ile ilgili olarak yukarıda açıklandığı şekilde gerekli araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gibi TMK’nın 699. maddesi uyarınca hüküm sonucunda satışın ne şekilde yapılacağının gösterilmemesi de doğru görülmemiş, hükmün açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 03.11.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.