YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6631
KARAR NO : 2014/11137
KARAR TARİHİ : 14.10.2014
MAHKEMESİ : Aksaray 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 23/01/2014
NUMARASI : 2012/327-2014/116
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 14.06.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 23.01.2014 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı belediye vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 14.10.2014 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı belediye vekili Av. M.. G.. ile karşı taraftan davacı vekili Av. B.. A.. geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KA R A R
Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı belediye vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve dosya içeriğine göre davalı belediye vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Tahsis kapsamındaki yerin hak sahibi adına tescil edilebilmesi için; tahsise konu arsa bedelinin de ödenmiş olması, ödenmemiş ise taşınmazın dava tarihindeki rayiç değerinin uzman bilirkişiler aracılığı ile saptanarak hükümden önce mahkeme veznesine veya belirlenecek tevdi mahalline depo edilmiş olması gerekir.
Somut olayda, davacı vekilinin arsa bedeli ödemesine ilişkin sunduğu Türkiye Emlak Bankası Aksaray Şubesinin 2.000 TL bedelli dekontu tapu tahsis belgesi müracaat masrafı olarak yatırılan bedel olup, davacı taraf arsa bedelinin ödendiğini ispatlayamamıştır.
Hal böyle olunca, tapu tahsis belgesine konu taşınmaz için bedel ödenmediğinden taşınmazın dava tarihindeki rayiç değeri uzman bilirkişiler aracılığı ile saptanarak tahsis eden davalı belediyeye ödenmek üzere hükümden önce mahkeme veznesine veya belirlenecek tevdi mahalline depo ettirilmeden tahsise konu arsa bedeli ödenmiş gibi yazılı şekilde istemin kabulü doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
Diğer taraftan, davacılardan G..K..’nın gerekçeli kararın başlığında gösterilmemesi ve hüküm fıkrasında davacıların murisi B..K..’nın veraset ilamına atıf yapılmaksızın infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm kurulması da doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, 1.100 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı belediyeye verilmesine, 14.10.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.