Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/5420 E. 2014/7734 K. 10.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5420
KARAR NO : 2014/7734
KARAR TARİHİ : 10.06.2014

MAHKEMESİ : Karacabey 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 12/09/2013
NUMARASI : 2011/142-2013/354

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 01.03.2011 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 12.09.2013 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili ile duruşmasız temyizi davalı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 10.06.2014 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. T.. Y.. ile karşı taraf davalı vekili Av. .. geldi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafların sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R
Dava, önalım hakkına dayalı bedelde muvazaa iddiası ile tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, bedelde muvazaaya ilişkin talebin reddine, tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda payın üçüncü kişiye satılması halinde, diğer paydaşlara o payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve payın üçüncü kişiye satılması ile kullanılabilir hale gelir.
Önalım hakkının kullanılmasıyla bu hakkı kullanan paydaş ile alıcı arasında kapsam ve şartları satıcı ile davalı arasında yapılan sözleşmenin aynı olan bir satım ilişkisi kurulmuş olur. Önalım bedeli tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamından ibarettir.
Önalım davalarında davacı bedelde muvazaa iddiasını kanıtlayamadığı takdirde iddia ettiği bedel ile tapudaki bedel arasındaki fark üzerinden davalı lehine, kalan kısım üzerinden de davacı lehine vekalet ücreti takdiri ve bu orana göre de harç dışında yargılama masrafının taraflar arasında paylaştırılması gerekir.
1- Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2- Somut olayda, önalım bedeli tapuda gösterilen satış bedeli 402.000 TL + 108 TL döner sermaye + 13.266 TL tapu harcı toplamı 415.374 TL üzerinden davacıya depo ettirilmiştir.
Ne var ki; 13.12.2010 tarihli satışta davalı tarafından tapu harcının 1/2’si olan 6.633 TL ödenmiş olup, tapu harcının diğer yarısının dava konusu 67/257 hisseyi davalıya satan dava dışı O..Ö.. tarafından yatırıldığı sabittir. Tapu harcının tamamı davalı tarafça ödenmediğinden, bir başka deyişle davalı tarafından yatırılmayan 6.633 TL’nin de önalım bedeline ilave edilmek suretiyle davacıya fazladan önalım bedeli yatırtılması doğru görülmemiştir.
Bu husus yanında; tapu iptali ve tescil istemine konu önalım davasını davalı kaybettiğinden mahkeme harcının tamamından davalının sorumlu tutulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi de doğru değildir.
Hükmün bu sebeplerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine, 1.100 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 10.06.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.