Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/5202 E. 2014/12647 K. 11.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5202
KARAR NO : 2014/12647
KARAR TARİHİ : 11.11.2014

MAHKEMESİ : Kırşehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 29/03/2013
NUMARASI : 2011/504-2013/168

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.12.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.03.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı Hazine, dava konusu taşınmazların kadastro çalışmaları sırasında harman yeri olarak davalı belediye adına tespit edildiğini ancak bu amaçla kullanılmadığını, Medeni Kanun hükümleri gereğince çıplak mülkiyetin sahibi olan Hazineye devredilmesi gerektiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
Davalı Belediye, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, on yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı Hazinenin temyizi üzerine karar Anayasa Mahkemesinin iptal kararı gereğince 10 yıllık hak düşürücü süre uygulanmayacağı gerekçesi ile Dairemizce bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda dava konusu taşınmazın imar görerek arsa niteliğini aldıkları, harman yeri vasfını yitirdikleri bu nedenle tescile dayanak 1580 sayılı Belediye Kanunun 159. maddesinde ve yürürlükte bulunan 5393 sayılı Belediye Kanunun 79. maddesinde sayılan taşınmazlardan olmadıkları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı Belediye vekili temyiz etmiştir.
Dava konusu 1.. ada 3.. parsel sayılı taşınmazların kadastro çalışmaları sırasında “metruk harman yeri” niteliği ile davalı Kırşehir Belediyesi adına tespit ve tescil edildiği anlaşılmıştır.
5393 sayılı Belediye Kanununun “Belediye tasarrufundaki yerler” başlıklı 79. maddesi hükmüne göre “Diğer kanunlarla getirilen hükümler saklı kalmak üzere, mezarlıklar ile belediye sınırları içinde bulunan ve sahipsiz arazi niteliğinde olan seyrangâh, harman yeri, koruluk, dinlenme yerleri, meydanlar, bataklık, çöp döküm sahaları, yıkılmış kale ve kulelerin arsaları ve enkazı ve benzeri yerler belediyenin tasarrufundadır…”
Somut olaya gelince; dava konusu taşınmazın imar planı yapılmadan önce de harman yeri niteliğinde olduğu ve halen de imar planı içerisinde yol ve yeşil alan olarak gözüktüğü anlaşılmaktadır. Bu itibarla mahkemece, davacı Hazinenin tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Belediye vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.11.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.