Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/4606 E. 2014/5060 K. 15.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4606
KARAR NO : 2014/5060
KARAR TARİHİ : 15.04.2014

MAHKEMESİ : İzmir 11. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/06/2013
NUMARASI : 2013/290-2013/343

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.06.2013 gününde verilen dilekçe ile haczin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 14.06.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R

Dava, haciz şerhinin terkini isteğine ilişkindir.
Mahkemece, görev yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Haciz, kesinleşmiş icra takibinin konusu olan bir alacağın ödenmesini teminen borçluya ait ve haczi kabil bulunan mallara bir bakıma takibi yapan icra müdürlüğünün el koyması işlemidir.
İcra İflas Kanununun 91. maddesi hükmü gereğince gayrimenkulün haczi ile takip konusu borç ve eşya arasında ilişki kurulur ve tasarruf yetkisi Türk Medeni Kanununun 1010. maddesi anlamında kısıtlanmış olur. Bu tür kişisel haklar tapu kütüğüne şerh verilmekle hak sahibine eşya üzerinde dolaylı da olsa hâkimiyet kurma hakkı sağlamaz ise de tasarruf yetkisinin dar anlamda kısıtlanması sonucunu doğurduğundan taşınmaz üzerinde sonradan bu hakla bağdaşmayan hak kazanan kişilere karşı da ileri sürülebilir hale gelir.
Haciz şerhinin usulsüz konulduğunun saptanması halinde veya lehtarın talebi üzerine kaldırılması mümkün olduğu gibi İcra İflas Kanununun 110. maddesi uyarınca da borcun ödenmesi, icra takibinin düşmesi ya da herhangi bir sebeple haczin kalkması halinde de şerhin terkini mümkündür.
Somut olaya gelince; davacı 22 parsel sayılı taşınmazda 1. kat 1 numaralı bağımsız bölümün tapu kaydında yer alan Selçuk İcra Müdürlüğü’nün 2009/596 sayılı dosyası nedeniyle konulmuş bulunan haciz şerhinin terkinini istemiş olduğuna göre, davanın adli yargı yerinde tapu sicilinde haciz lehdarı olarak gösterilen kişiye husumet yöneltilmek suretiyle görülmesi gerekir. Mahkemece isabetli olmayan bazı gerekçelerle görev yönünden davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 15.04.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.