YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3921
KARAR NO : 2014/6396
KARAR TARİHİ : 14.05.2014
MAHKEMESİ : İzmir 3. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 19/11/2013
NUMARASI : 2012/528-2013/1055
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 02.04.2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.11.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili, davalı Tahire Bozdağ vekili ve davalılar Salih Sertkaya vd. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı Hazine vekili temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK’nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Somut olaya gelince; dava konusu taşınmazın paydaşlarından olan Hatice Sertkaya’nın baba adı tapu kaydında “Hüseyin” olarak geçtiği halde hükme esas alınan mirasçılık belgesinde “Salih” olduğu anlaşıldığından tapu kaydındaki bu yanlışlığın nüfus kaydına uygun olarak idari yoldan düzeltilmesi için davacı tarafa yetki ve süre verilmelidir. Bu şekilde düzeltilmesi mümkün olmaması durumunda gerekirse dava açılması hususunda davacılara uygun bir süre ve yetki belgesi verilerek bunun sonucuna göre taraf teşkili sağlanmalıdır. Öte yandan paydaş olarak görülen A. S. davada taraf olarak yer
almamıştır. Muris A.. K.. ile tapu malikinin aynı kişi olup olmadığı dosya kapsamından anlaşılamamaktadır. Eğer aynı kişi iseler bu kaydın dosya içerisine eklenmesi gereklidir. Aynı kişi değillerse taraf teşkili sağlanmadan işin esasına girilerek karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
Kabule göre de; Hazine harçtan muaf olduğu halde harçla yükümlü tutulması ve karar başlığında gösterilmeyen davalılar H.. B.., H.. S.. ve diğerlerinin karar başlığında gösterilmesi asıl kararda adı karar başlığında yazılı davalı İlhan Bodur’un adının yazılmasının unutulması HMK’nın 304/2. maddesine aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 14.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.