Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/3304 E. 2014/4616 K. 07.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3304
KARAR NO : 2014/4616
KARAR TARİHİ : 07.04.2014

MAHKEMESİ : Adana 4. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 02/07/2013
NUMARASI : 2012/610-2013/851

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.06.2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.07.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece, davanın kabulüne, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü davalılar vekili temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK’nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Somut olaya gelince; davalılardan V.. G..’e tebligatlar Okyanus Kırtasiye, Reşatbey Mahallesi, Ordu Caddesi, N.H.. Apartmanı, No:…/B Seyhan Adana adresinde Tebligat Yasasının 35. maddesine göre tebliğ edilmiştir. Halbuki davalının daha önce hakkında yapılan icra takibi nedeniyle adres olarak gösterdiği işyerini kapattığından bu adresle ilgisinin kalmadığı anlaşılmıştır.
Diğer yandan davalı S.. G.., Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/148 Esas sayılı dosyasında 20.01.2012 tarihinde itibaren tutuklu olup 30.09.2013 tarihinde tahliye edilmiştir. Davanın açıldığı ve kararın verildiği tarihler arasında davalının cezaevinde tutuklu olduğu anlaşılmasına rağmen Tebligat Yasasına göre davalıya cezaevinde yapılması gereken tebligatların yapılmadığı belirlenmiştir.
Somut uyuşmazlıkta; dava dilekçesi ve duruşma gününün davalılar V.. G.. ile S.. G..’e usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği anlaşıldığından mahkemece yöntemine uygun bir şekilde dava dilekçesinin davalılara tebliğ edilip, davalıların savunma haklarını kullanmaları sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 07.04.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.