YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3195
KARAR NO : 2014/6747
KARAR TARİHİ : 22.05.2014
MAHKEMESİ : Kumru Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 11/12/2013
NUMARASI : 2013/98-2013/182
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.11.2011 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; bozma kararına uyularak davanın kabulüne dair verilen 11.12.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı S.. Ö.. tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, TMK’nın 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir.
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, 86 parsel sayılı taşınmaz lehine 89 parsel sayılı taşınmaz üzerinden (B) ile gösterilen 113,55 m2 yerden geçit hakkı tesis edilmiştir.
Hükmü, davalı Sait Öğütlü Karaca temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit Ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir.
Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulur. Burada ihtiyaç sahibi taşınmazın malikleri değil, genel yolla bağlantısı olmayan taşınmazlardır.
Kurulan geçit hakkının TMK’nın 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğünün “İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili” başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmelidir.
Saptanan geçit nedeniyle yükümlü taşınmaz malikine ödenmesi gereken bedel taşınmazın niteliği gözetilerek uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak belirlenmelidir. Bu bedel de hükümden önce depo ettirilmelidir. Hemen belirtmek gerekir ki, bedelin belirlenmesinden sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş veya bedel tespitinden sonra yörede taşınmazın değerini artıracak değişiklikler meydana gelmiş olabilir. Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır.
Somut olayda; mahkemece yapılan keşifte üzerinden geçit kurulmasına karar verilen 89 parsel sayılı taşınmazda fındık ağaçları olduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla bunların bedellerinin de geçit bedeline dahil edilerek karar tarihine en yakın zamandaki değerin davacıdan tahsili gerektiği halde bu husus dikkate alınmayarak sadece arazi bedeli hesaplanarak geçit bedelinin saptanması isabetli olmamıştır.
Mahkemece, bilirkişilerden ek rapor alınarak ya da lüzum görülürse yeniden keşif yapılarak alınacak rapor ile fındık ağaçlarının değeri de hesaplatılmalı, belirlenen geçit bedeline katılmalı ve hükümden önce depo ettirildikten sonra geçit kurulmalıdır.
Kararın, açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde iadesine, 22.05.2014 günü oybirliği ile karar verildi.