YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3074
KARAR NO : 2014/7153
KARAR TARİHİ : 29.05.2014
MAHKEMESİ : KDZ.Ereğli 1. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 20/11/2013
NUMARASI : 2013/144-2013/1021
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.09.2013 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 20.11.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı H.. U.. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı 143 ada 53 parsel sayılı taşınmazı yararına, davalılara ait 143 ada 55 ve 56 parsel sayılı taşınmazlar üzerinden geçit hakkı kurulmasını istemiştir.
Mahkemece, 143 ada 53 parsel sayılı taşınmaz lehine, 143 ada 56 parsel sayılı taşınmaz üzerinden geçit hakkı kurulmasına karar verilmiştir.
Hükmü davalı H.. U.. vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya toplanan delillere ve dosya içeriğine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temiyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit ihtiyacının nedeni, taşınmazın niteliği ile bu ihtiyacın nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının sübjektif arzularına göre değil, objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakârlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır.
Uygun güzergah saptanırken önemle üzerinde durulması gereken diğer bir yön ise, aleyhine geçit kurulan taşınmaz veya taşınmazlar bölünerek kullanım şekli ve bütünlüğünün bozulmamasıdır. Şayet başka türlü geçit tesisi mümkün değilse bunun gerekçesi kararda açıkça gösterilmelidir.
Somut olaya gelince;
Kesintisizlik ilkesi gereği geçit hakkı kurulurken lehine geçit istenen taşınmazdan genel yola ulaşıncaya kadar bütün taşınmazlar üzerinden geçit hakkı kurulmasına karar verilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece davacıya ait 53 parsel sayılı taşınmaz yararına yargılama sırasında davacının satın aldığı 55 parsel sayılı taşınmaz ve 56 parsel sayılı taşınmaz aleyhine geçit kurulması gerekirken davacının sonradan satın aldığı 55 parsel üzerinden geçit kurulmaksızın kesintisizlik ilkesine aykırı şekilde karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, hükmün (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 29.05.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.