Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/254 E. 2014/6804 K. 23.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/254
KARAR NO : 2014/6804
KARAR TARİHİ : 23.05.2014

MAHKEMESİ : Akçadağ Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 16/05/2013
NUMARASI : 2010/130-2013/120

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 01.07.2010 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 16.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar A.. İ.. vd. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı, dava konusu 1.. ada 36 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu davalıların suya müdahalede bulunduklarından Akçadağ Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2005/7E 2007/314 K sayılı kararı ile elatmalarının önlenmesine karar verildiğini, davalıların eylemi nedeni ile taşınmazındaki ağaçların kuruduğunu 6 yıl ürün alamadığını belirterek 20.000 TL maddi tazminat ve 3000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini istemiştir.
Davalılar vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 16.039,67 TL maddi, 2000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
Hükmü bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya toplanan delillere ve dosya içeriğine göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddine karar vermek gerekmiştir
2-Davalılar vekilinin manevi tazminat yönünden temyiz itirazlarına gelince;
Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan nesnel (objektif) eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat
isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK 24), isme saldırı (TMK 26), nişan bozulması (TMK 121), evlenmenin feshi (TMK 158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (6098 sayılı Borçlar Kanunu 56). TMK’nın 24. maddesinin belli yerlere yollaması nedeniyle böyle bir durumun bulunduğu yerde, onu düzenleyen kurallar (örneğin; TMK’nın 26, 174, 287); bunların dışında 6098 sayılı Borçlar Kanunu 58 uygulanır.
TMK’nın 24. ve 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 58. maddesinde belirlenen kişisel çıkarlar, kişilik haklarıdır. Kişilik hakları ise, kişisel varlıkların korunmasıyla ilgilidir. Kişisel varlıklar, bedensel ve ruhsal tamlık ve yaşam ile nesep gibi insanın, insan olmasından güç alan varlıklar ya da kişinin adı, onuru ve sır alanı gibi dolaylı varlıklar olarak iki kesimlidir. Tekniğin gelişimi ve yaşam koşullarına göre belirlenmiş varlıklar, açıklanan olgularla çevrelendirildiğinde, davaya konu olayın bu çerçeve dışında kalması durumunda manevi tazminat isteği reddedilmelidir.
Yukarıda açıklanan olay nedeniyle oluşan zarar davacının iç huzurunu bozacak nitelikte bir olgu değildir. Manevi tazminatın koşullarını düzenleyen 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 58. maddesine göre mal varlığına yönelik zararlar kişinin sosyal, fiziki ve kişilik değerlerine saldırı oluşturacak nitelikte bir eylem olarak benimsenemez.
Mahkemece davacının manevi tazminat isteminin tümden reddine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, hükmün (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 23.05.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.