YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2314
KARAR NO : 2014/6748
KARAR TARİHİ : 22.05.2014
MAHKEMESİ : Bakırköy 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/12/2012
NUMARASI : 2009/310-2012/518
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12.10.2009 gününde verilen dilekçe ile irtifak hakkına elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı A.. A.. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, irtifak hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir.
Davacı, davalının Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliğine aykırı şekilde bina yapmak suretiyle irtifak hakkına müdahalede bulunduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve kal istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile müdahalenin men’ine, 279 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan davalıya ait binanın bir ve ikinci katların kal’ine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı A.. A.. vekili temyiz etmiştir.
TMK’nın “Taşınmaz mülkiyetinin içeriği” başlığını taşıyan ve mülkiyetin kapsamını belirleyen 718. maddesi “Arazi üzerindeki mülkiyet kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsar. Bu mülkiyetin kapsamına, yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere yapılar, bitkiler ve kaynaklar da girer” hükmünü taşımaktadır. Arazideki yapılar kavramı ise TMK’nın 722-728 maddelerinde düzenlenmiş olup TMK’nın 727. maddesinde de mecralara yer verilmiştir. 727. madde; “Su, gaz, elektrik ve benzerlerinin mecraları, işletmenin bulunduğu taşınmazın dışında olsalar bile aksine bir düzenleme olmadıkça işletmenin eklentisi ve işletme malikinin malı sayılır.” İrtifak hakkı sahibinin hakkın kullanımına elatma olduğu zaman bunun giderilmesini isteme olanağı da vardır.
Somut olaya gelince; dava konusu 279 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki binanın, Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliği hükümlerine göre emniyet sahasını ihlal edecek ve irtifak hakkına elatma oluşturacak şekilde inşaa edildiği ileri sürülmüştür.
Davanın kabulüne karar verilmiş ise de mahkemece yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir. İrtifak hakkının dayanağı olan ve irtifak hakkının kapsamını gösterir krokiler zemine uygulanmamış, davacı işletme personeli tarafından düzenlenen 03.09.2009 tarihli krokiye itibar edilerek rapor düzenlendiği görülmüştür. Bu nedenle davacı kurumun iddialarını kanıtlamaya yeterli ve infaza elverişli bir bilirkişi raporunun varlığından söz etme olanağı bulunmamaktadır.
Bu durumda mahkemece mahallinde yeniden keşif yapılarak irtifak hakkının dayanağı kroki ve belgeler zemine uygulanmalı, irtifak hakkına elatmanın bulunup bulunmadığı usulünce saptanmalı ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Belirtilen tüm bu hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 22.05.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.