Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/16407 E. 2014/14774 K. 23.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/16407
KARAR NO : 2014/14774
KARAR TARİHİ : 23.12.2014

MAHKEMESİ : Balıkesir 1. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 05/12/2013
NUMARASI : 2012/772-2013/1515

Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.07.2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.12.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Z..Y.. ve N.. Ç.. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R

Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davalı N.. Ç.. vekili ve davalı H.. A.. vekili, dava konusu taşınmazın rızai taksime konu olduğunu savunmuştur.
Davalı S.. B.., dava konusu taşınmazda annesi Refika’ya miras taksim sözleşmesi ile düşen yerin annesi tarafından davalı N.. Ç..’e haricen satıldığını beyan etmiştir.
Mahkemece, 24.11.1980 tarihli miras taksim sözleşmesini imzalayan mirasçıların bir kısmının ölümünden sonra onların mirasçıları ile tekrar bir araya gelinerek taksim sözleşmesinin yenilenmediği, bir kısım bağımsız bölümlerin harici olarak el değiştirdiği, taksim sözleşmesine uygun fiili kullanım bulunmadığı ve bu nedenle taksim sözleşmesinin geçersiz hale geldiği belirtilerek satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı N.. Ç.. vekili ile davalı Z.. Y.. temyiz etmiştir.
Dosya içerisindeki 24.11.1980 tarihli miras taksim sözleşmesi gereğince, muris İ.. P.. adına kayıtlı olan taşınmaz üzerinde bulunan kat mülkiyeti kurulmamış binanın zemin katında batıya bakan dairenin F.. P..a, üst kat batıya bakan dairenin O.. P..’a verilmesine karar verilmiş ve diğer
dört daire ise kalan dört mirasçı arasında kur’a ile belirlenmiştir. Balıkesir Sulh Hukuk Mahkemesinin 10.10.1980 tarihli ve 1980/744 Esas-1980/762 Karar sayılı mirasçılık belgesinde yer alan İ.. P.. mirasçılarının tamamı tarafından imzalanan 24.11.1980 tanzim tarihli miras taksim sözleşmesi, Medeni Kanunun 676. maddesine göre geçerli olup tarafları bağlar. Yazılı sözleşmeye dayanan paylaşımın bozulduğu ayni güçte bir belge ile kanıtlanmadığı sürece de geçerliliğini devam ettirir. Bu durumda ortaklar miras taksim sözleşmesiyle, elbirliği haline son vermiş olduklarından artık paydaşlığın giderilmesi davası açılamaz. Bu gibi hallerde açılacak dava, sözleşme gereğinin yerine getirilmesi amacıyla tescil davası olacağından mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile satış suretiyle paydaşlığın giderilmesine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Z.. Y..ve N.. Ç.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 23.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.