Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/15028 E. 2015/11606 K. 15.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/15028
KARAR NO : 2015/11606
KARAR TARİHİ : 15.12.2015

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18/08/2010 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25/03/2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava iki adet taşınmazda ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulü ile taşınmazların satılması suretiyle ortaklığın giderilmesine dair verilen hüküm, davalı … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesi tarafından paydaşlardan .. ve . ‘ın mirasçılarının davaya dahil edilmediği, bu paydaşların mirasçılarının davaya katılmaları sağlanmadan karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak ..ve ..’ın mirasçılık belgelerine göre, . ‘ın mirasçıları davaya dahil edilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı … vekili temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK’nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.

.
Somut olaya gelince; davacı …, yargılama sırasında vesayet altına alınmış, vasisi oğlu … davayı takip etmiş ise de Avukat …’ya vasi tarafından verilmiş bir vekaletname bulunmadığı halde kısıtlının vekiliymiş gibi yargılamaya katılması doğru değildir.
Paydaşlardan.. ve ..oğlu .’ın ölü olduğu anlaşıldığından mirasçılık belgesi temin edilerek mirasçılarının belirlenmesi ve davaya dahil edilmeleri gerekirken nüfus kayıtlarıyla yetinilmesi de isabetsizdir.
Bunun yanısıra paydaş.ın mirasçısı ..’ın ve paydaş..’nun davada yer almadıkları anlaşıldığından sağ iseler kendilerine usulüne uygun şekilde tebligat yapılmalı, ölü iseler mirasçılık belgeleri temin edilerek mirasçılarının davada yer almaları sağlanmalı, taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasına girilerek bir karar verilmelidir.
Ayrıca, dosya içerisindeki mirasçılık belgeleri ve nüfus kayıtlarında davalılardan .., . ve .’ın isimlerinin, karar başlığında …, .. ve ..olarak yazıldığı anlaşılmıştır. Mirasçılık belgelerindeki ve nüfus kayıtlarındaki isimlere göre karar başlığının yazılmaması da doğru görülmemiş, belirtilen tüm bu sebeplerle kararın bozulması gerekmiştir..
SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenlerine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıran tarafa iadesine, 15.12.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.