Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/14312 E. 2015/10258 K. 12.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/14312
KARAR NO : 2015/10258
KARAR TARİHİ : 12.11.2015

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 09.03.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat, birleştirilen dava ile elatmanın önlenmesi, ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, birleştirilen davanın reddine dair verilen 11.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili, davalı Kooperatif vekili ve dahili davalı ……. tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

_ K A R A R _
Dava, tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat, birleştirilen dava elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir.
Davacı vekili; müvekkilinin 764 ada 5 no’lu parselde bulunan taşınmazı davalı …’dan 09.06.1975 tarihinde …….. Noterliğinde düzenlenen ….. yevmiye no’lu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını, üzerine ev yaptığını, inşaat ruhsatı ve yapı kullanma izin belgesi aldığını daha sonra …… Belediye Meclisi’nin 20.01.1983 tarihli ve 12 sayılı kararı ile gayrimenkulün bulunduğu yerin imar değişikliği ile …… …… Sitesi olarak ayrıldığını, 23.02.1987 tarihinde …… sitesi adına tescil edildiğini, ….. İdare Mahkemesi’nde işlemin iptali için dava açtığını davanın reddine karar verildiğini, müvekkilinin 1975 yılından beri aralıksız ve çekişmesiz taşınmazın zilyedi olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini, mümkün olmaması halinde haksız işgal hükümleri gereği tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini, bunun da mümkün olmaması halinde gayrimenkul üzerine yapılan bina değerinin tespiti ile değerinin müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı S.S. …… Sitesi Yapı Kooperatifi vekili; dava konusu taşınmazın imar planı değişikliği sonucunda 16.02.1989 tarihinde arsa ofisi tarafından kamulaştırıldığını, kamulaştırma bedelinin tapu kaydında malik olarak gözüken …’a ödendiğini, davacının ileri sürdüğü satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerh verilmediğini, müvekkilinin arsa ofisinden söz konusu taşınmazı bedel karşılığında satın aldığını, iyiniyetli üçüncü kişi olduğunu, müvekkiline bu nedenle husumet yöneltilemeyeceğini, davacının encümen kararını bildiğini, Aydın İdare Mahkemesi’nde açtığı dava reddedildiği halde ruhsat başvurusunda bulunduğunu, kötüniyetli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı …’ın dava açılmadan önce 1983 yılında öldüğü anlaşıldığından mirasçıları … ve … davaya dahil edilmiştir. Dahili davalı … vekili; ölmüş kişiye karşı dava açılamayacağından müvekkiline husumet yöneltilmesinin doğru olmadığını, dava dilekçesinde kendilerine yönelik bir talep bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı … davaya cevap vermemiştir.
Birleştirilen dava davacısı S.S. …… Sitesi Yapı Kooperatifi vekili; müvekkili kooperatifin maliki olduğu taşınmazdan yararlanamaması sebebiyle dava tarihinden geriye dönük beş yıllık toplam 10.500 TL ecrimisil bedelinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalıdan yasal faizi ile tahsiline, davalının 764 ada 42 parsel sayılı taşınmaza haksız müdahalesinin önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili; müvekkilinin söz konusu taşınmazda işgalci olmadığını, müvekkili tarafından yapılan bina için ecrimisil talep edilemeyeceğini, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, birleştirilen davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili, davalı kooperatif vekili ve dahili davalı … vekili temyiz etmiştir.
Dosya içerisindeki taraflar arasında düzenlenen 09.06.1975 tarihli satış vaadi sözleşmesine göre dava konusu taşınmazın kamulaştırılmak suretiyle S.S. …… Sitesi Yapı Kooperatifi arsası haline getirildiği ve davalı kooperatifin taşınmazı olduğu anlaşılmaktadır. Davalı kooperatif, taşınmazı iyiniyetli üçüncü kişi sıfatıyla edindiğinden ve davacı … ile arasında herhangi bir sözleşme ilişkisi bulunmadığından davalı kooperatifin elatmanın önlenmesi davasının kabulüne karar verilmesi gerekir.
Diğer taraftan davacı … satış vaadi sözleşmesine dayanarak açmış olduğu davada ikinci kademede tazminat talebinde bulunmuş ve mahkemece davalı kooperatif aleyhine tazminata hükmedilmiş ise de yukarıda belirtildiği üzere davalı kooperatifin davacı … ile sözleşme ilişkisi söz konusu olmadığından davacı sadece satış vaadi sözleşmesinin tarafı olan …’ın mirasçılarından tazminat isteyebilir.
Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.11.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.