Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/13609 E. 2014/13438 K. 26.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/13609
KARAR NO : 2014/13438
KARAR TARİHİ : 26.11.2014

MAHKEMESİ : Alanya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 26/04/2013
NUMARASI : 2005/37-2013/145

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06/01/2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, icra takiplerinin durdurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26/04/2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar R.. U.. ve M.. A.. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin yabancı olup Türkiye’den taşınmaz satın almak istediğini ancak yabancılara taşınmaz satışında birtakım zorlukların bulunması nedeniyle ileride davacı üzerine geçirmek şartıyla dava konusu 1.. ada 1.. parsel sayılı taşınmazın davalı adına tapuya tescil edildiğini, davacının taşınmazı devralacak şartlarının oluşması üzerine dava konusu taşınmaz üzerinde davacı tarafından konulan hacizler dışında başka hacizlerin de bulunduğunu öğrendiğini belirterek haciz lehdarı davalı gösterilmek suretiyle tapu kaydının iptali ile adına tescilini talep etmiştir.
Davalı yargılama esnasında vefat eden kayıt maliki O.. K.. K., davayı kabul etmiştir.
Davalı M.. A.., açılan davanın kendisiyle bir ilgisinin olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı R.. U.., davanın O.. K.. K.’ın borçlarından kurtulmak amacıyla danışıklı olarak açıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne 150 ada 103 parsel sayılı taşınmazın O.. K.. K.. adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, O.. K. K.. üzerine taşınmazın tescil edildiği günkü hali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.
Hükmü, davalılar R.. U.. ve M.. A.. vekili temyiz etmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 297/2. maddesi gereğince; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Somut olaya gelince; davacı vekili, haciz lehtarını da davalı göstererek ve dava konusu taşınmaz üzerinde başka hacizler bulunduğunu belirterek tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuş, mahkemece de 1.. ada 1.. parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, O.. K.. K. üzerine taşınmazın tescil edildiği günkü hali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir. Hüküm sonucunun kaldırılan hacizler açıkça belirtilmediğinden infaza elverişli olmadığı anlaşılmaktadır. İnfazda tereddüt hasıl olmaması açısında kaldırılan hacizlerin hüküm sonucunda açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Bu hali ile verilen karar usul hükümlerine aykırı olduğundan usulüne uygun şekilde hüküm sonucu oluşturulması için kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozmanın niteliğine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.11.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.