YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1352
KARAR NO : 2014/3424
KARAR TARİHİ : 14.03.2014
MAHKEMESİ : Çumra Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 03/03/2011
NUMARASI : 2010/77-2011/159
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 02.02.2010 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.03.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı R.. G.. tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, borçlu ortağın alacaklısı tarafından yetki belgesine dayalı olarak açılan ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Bir kısım davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu taşınmazların ortaklığının satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı R.. G.. temyiz etmiştir.
Borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İİK’nın 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bu şekilde açılacak davada borçlu ortak dahil tüm ortakların davaya dahil edilmeleri zorunludur.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK’nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Somut olaya gelince; dava konusu edilen ve satışına karar verilen taşınmazlarda ortak olan H.. M..’ün yargılama sırasında öldüğü ancak veraset belgesinin temin edilmediği anlaşılmaktadır. Bu nedenle yargılama sırasında ölen ortak H.. M..’ün veraset belgesine göre dava dilekçesi ve duruşma günü usulüne uygun olarak mirasçılarına tebliğ edildikten sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı R.. G..’in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 14.03.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.