Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/12086 E. 2014/12189 K. 03.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12086
KARAR NO : 2014/12189
KARAR TARİHİ : 03.11.2014

MAHKEMESİ : Ankara 6. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/01/2014
NUMARASI : 2012/1439-2014/110

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.07.2011 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna dayalı muarazanın önlenmesi istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 27.01.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

_ K A R A R _

Davacı 16 parsel sayılı taşınmazda kayıtlı zemin kat 4 no’lu bağımsız bölümün maliki olduğunu, davalıların ise davacının binasının bitişiğinde bulunan 17 parsel sayılı taşınmazın malikleri olduğunu, davalıların binasından sızan suyun davacının binasına zarar verdiğini belirterek, arızanın giderilmesi için gerekli tamiratın yaptırılmasını istemiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuştur
Mahkemece, Dairemizin “…açıklamalı davetiye tebliğ edilmeyen tarafın yokluğunda hukuki dinlenilme hakkı elinden alınarak yargılamaya devam edilmesi doğru görülmediği…” nedeniyle usul yönünden bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda su sızıntısının geldiği yerin duvarları sökülüp boru takip edilerek veya temel kazılarak tespit edilebileceği, bu haliyle tespitin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı, tarafından binasına su sızıntısı ile verilen zararın davalıların binasından kaynaklandığı ve yapılacak işlemlerin apartman maliklerinin tümünü kapsayacağı belirtildiğine göre verilecek karar tüm paydaşların hukukunu etkileyeceğinden 1.. parsel sayılı taşınmazın 4 no’lu bağımsız bölümünün 1/2 pay maliki “Kani kızı S.. E..”ın da zorunlu dava arkadaşı olduğundan davaya dahil edilmesi suretiyle taraf teşkili tam olarak sağlandıktan sonra işin esasının karara bağlanması gerekir.
Mahkemece taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken bu husus gözetilmeden hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 03.11.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.