Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/12013 E. 2014/12318 K. 04.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12013
KARAR NO : 2014/12318
KARAR TARİHİ : 04.11.2014

MAHKEMESİ : Osmaneli Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 12/06/2013
NUMARASI : 2009/106-2013/97

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 17.03.2009 gününde verilen dilekçe ile ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 12.06.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 1.. ada 2.. parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın reddine, diğer taşınmazlar yönünden davanın kabulü ile davalılara murislerinden intikal eden 50/240 payın iptal edilerek davacı adına tesciline karar verilmiştir.
Hükmü, bir kısım davalılar temyiz etmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 297/2. maddesi gereğince;
Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Bunların yanında hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. (HMK m.26/1)
Somut olaya gelince; mahkemece davanın kabulü ile toplamda davalılara murislerinden intikal eden 50 payın davacı adına tesciline karar verilmiş ise de iptaline karar verilen pay toplamının 43/240 olduğu ve bu nedenle hükmün HMK ‘nın 297. maddesine uygun şekilde kurulmadığı anlaşılmıştır.
Mahkemece HMK 297/2. maddesi gereğince açık, infazda şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde bir hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalıların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.11.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.