YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10819
KARAR NO : 2015/103
KARAR TARİHİ : 12.01.2015
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı tarafından, davalılar aleyhine 23.09.2011 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … vekili tarafından istenmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı, dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın aynen taksimi suretiyle giderilmesini istemiştir.
Davalı …, dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın aynen taksimini istemediğini, ancak aynen taksime karar verilmesi halinde taşınmaz üzerindeki sondajlı su kuyuları, trafolar, ev ve havuzun dikkate alınmasını talep etmiştir.
Mahkemece, taşınmaz üzerindeki ortaklığın aynen taksim suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı … vekili temyiz etmiştir.
Paydaşlığın giderilmesi istenilen taşınmazın tapudaki yüzölçümü fiili duruma uymuyorsa tapu kaydındaki yüzölçümünün düzeltilmesi için dava açmak üzere taraflara süre verilmesi, dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi gerekir. Şayet dava açılmaz veya açılan dava retle sonuçlanırsa ve tapu miktarı fiili durumdan az ise sabit sınırlardan başlanarak taşınmazın yüzölçümü belirlenip teknik bilirkişiye bu doğrultuda kroki düzenlettirilerek, krokide belirlenen yer hakkında karar verilmelidir. Eğer tapu miktarı fiili durumdan daha fazla ise davanın reddi gerekir.
-2-
Dosya içerisindeki tapu kaydı ve bilirkişi raporuna göre dava konusu 132 ada 18 parsel sayılı taşınmazın 193.400 m2 yüzölçümünde olduğu, hükme esas alınan 27.08.2012 havale tarihli … tarafından düzenlenen rapor ve ekindeki krokiye göre ise 195.103,44 m2 olarak belirtildiği ve yüzölçümünün bu şekilde düzeltildiği kabulü ile aynen taksimi öngören aynı bilirkişinin 07.11.2012 tarihli ifraz krokisi hazırlandığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece hükme esas alınan bu bilirkişi raporu ve ifraz krokisindeki miktar ile dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki yazılı olan yüzölçümleri arasında farklılık bulunduğundan hükmün infazında tereddüt yaşanacağı tartışmasızdır. Bu nedenle mahkemece öncelikle davacı vekiline uygun bir süre verilerek dava konusu taşınmazın yüzölçümünün düzelttirilmesi gerekirse bu konuda dava açmak üzere uygun bir süre verilmesi, düzeltme işlemi tamamlanıp tapu kaydında da gerekli düzeltmeler yapıldıktan sonra gerçek yüzölçümü üzerinden aynen taksime ilişkin bir ifraz krokisinin düzenlettirilmesi gerekir. Mahkemece infazda tereddüt yaşanacağı gözetilmeden bilirkişinin raporuna atıf yapılmak suretiyle hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 12.01.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.