YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10530
KARAR NO : 2014/14509
KARAR TARİHİ : 18.12.2014
Davacılar tarafından, davalılar aleyhine 28.01.2011 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.01.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı, onaltı adet taşınmazın ortaklığının aynen taksim mümkün değil ise satış suretiyle giderilmesini talep etmiştir.
Davalılardan …, dava konusu taşınmazlardan 113 ada 11 parsel sayılı taşınmazın içerisinde bulunan evin inşaatını kendisinin yaptığını, bu parsel dışındaki diğer taşınmazlar için anlaşma sağlanamadığı takdirde ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, dava konusu ondört adet taşınmazın ortaklığının satış suretiyle giderilmesine, 103 ada 86 ve 103 ada 133 parsel sayılı taşınmazlar yönünden dosyanın tefrikine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı … temyiz etmiştir.
1-Dava konusu arsel, 109 ada 10 parsel, 110 ada 40 ve 74 parsel, 111 ada 10 parsel, arsel sayılı taşınmalara ilişkin yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı …’ün temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Dava konusu 113 ada 11 parsel sayılı taşınmaza ilişkin temyiz itirazları yönünden ise;
Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir.
Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%…) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.
Somut olaya gelince, ortaklığının satış suretiyle giderilmesine karar verilen 113 ada 11 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki muhdesata ilişkin olarak davalı … tarafından sayılı dosyasında mülkiyetin tespiti davası açıldığı ve yargılamanın devam ettiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, davalının muhdesat iddiasına ilişkin olarak tüm paydaşların kabulleri bulunmadığı takdirde açılan dava sonucunun beklenerek sonucuna göre Dairemizin yukarıda açıklanan ilkeleri doğrultusunda oran kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı …’ün dava konusu nacak onama harcından peşin alınan 25.20 TL’nin mahsubu ile bakiyesinin temyiz edenden alınmasına, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle 113 ada 11 parsel sayılı taşınmaz yönünden temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 18.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.