Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/10487 E. 2014/11375 K. 20.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10487
KARAR NO : 2014/11375
KARAR TARİHİ : 20.10.2014

MAHKEMESİ : Ortaköy (Aksaray) Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 06/06/2013
NUMARASI : 2011/434-2013/162

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.10.2011 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 06.06.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan O.. K.. tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

_ K A R A R _
Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Bir kısım davalılar davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne 181 ada 1 parsel sayılı 862 m2 “kerpiç ev, müştemilatı ve arsa” cinsli taşınmazın ortaklığının satış suretiyle giderilmesine satış parasının tapudaki hisselere göre paydaşlara dağıtılmasına, satış bedeli üzerinden binde 9,9 oranında harcın payları oranında paydaşlardan karar verilmiştir.
Hükmü, davalılardan O.. K.. temyiz etmiştir.
Ortaklığın giderilmesi davaları paylı veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davasını paydaşlardan (ortaklardan) biri veya bir kaçı diğer paydaşlara (ortaklara) karşı açar. Davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. HMK’nun 27. maddesi hükmü uyarınca, davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi haklarıyla bağlı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu itibarla, paydaşlardan veya ortaklardan birisinin ölmesi halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Somut olaya gelince, davaya konu 181 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında paylı malik olarak “R.. kızı N..C..” davadan önce 10.06.1997 tarihinde vefat etmiş olup mirasçılarından murisin kızı 1955 doğumlu “Z..C..Ç..”in taraf teşkilinin sağlanması için davaya dahil edilmesi gerekir. Taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmelidir.
Kabule göre de; dava konusu taşınmaz hem paylı, hem de elbirliği mülkiyet halinde kayıtlı olup tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak satış bedelinin dağıtılmasına karar verilmesi, ayrıca 492 Sayılı Harçlar Kanunu ve eki Tarifenin karar ve ilam harcına ilişkin hükmü uyarınca karar tarihi itibariyle gayrimenkulün satış bedeli üzerinden alınacak harcın binde 11,38 olması gerekirken hüküm sonucunda binde 9,9 olarak gösterilmesi ve satış bedeli üzerinden alınacak harcın taraflardan tapu kaydı ve veraset ilamındaki payları oranında tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Mahkemece, yukarıda belirtilen hususlar gözetilmeden ve taraf teşkili tam olarak sağlanmadan davanın esasının karara bağlanması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılardan O.. K..’nın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 20.10.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.