Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/10362 E. 2014/14466 K. 16.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10362
KARAR NO : 2014/14466
KARAR TARİHİ : 16.12.2014

MAHKEMESİ : Pınarbaşı(Kayseri) Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/09/2013
NUMARASI : 2011/129-2013/105

Davacı tarafından, davalılar aleyhine 17.05.2011 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.09.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar İbrahim, Ahmet ve Rıza tarafından istenilmekle dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
Hükmü, bir kısım davalılar temyiz etmiştir.
1-Mahkeme kararı temyiz eden Rıza ve Ahmet’e usulüne uygun olarak 23.10.2013 gününde tebliğ edilmiş olup, 8 günlük yasal süre geçirildikten sonra 27.11.2013 günü davalı Rıza ve Ahmet tarafından temyiz edilmiştir.
HUMK’nun 432/4. maddesi ve 01.06.1990 tarihli ve 3/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince davalılar Rıza ve Ahmet yönünden süresi geçirilen temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
2- Davalı İbrahim’in temyiz itirazlarına gelince;
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK’nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Dosya içerisindeki aile nüfus kayıt örneğinden davalılardan E.. D..’ın yargılama sırasında 02.08.2013 tarihinde öldüğü anlaşılmıştır. Bu nedenle veraset ilamının davacıdan temini ile mirasçılarının davaya dahil edilmesi gerekmektedir. Taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar Rıza ve Ahmet’in süresinde olmayan temyiz isteminin REDDİNE, peşin harcın istek halinde davalılar Rıza ve Ahmet’e iadesine, 2 numaralı bent uyarınca diğer davalı İbrahim’in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde peşin harcın davalı İbrahim’e iadesine, 16.12.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.