Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/10291 E. 2014/14412 K. 15.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10291
KARAR NO : 2014/14412
KARAR TARİHİ : 15.12.2014

MAHKEMESİ : Küçükçekmece 1. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/04/2014
NUMARASI : 2012/622-2014/408

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.06.2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
_K A R A R_
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, tarafların birlikte malik olduğu taşınmazda aynen taksim mümkün olmadığından ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili, öncelikle davacının satış suretiyle ortaklığın giderilmesi talebinin reddini, taşınmazdaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde taşınmaz üzerindeki 12/1 ve 12/3 no’lu binaların (muhdesatların) müvekkillerine ait olduğunun dikkate alınmasını, taşınmazdaki ortaklığın aynen taksim veya kat mülkiyeti kurulmak suretiyle giderilmesini savunmuştur.
Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%…..) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış
sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.
Somut olaya gelince; dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan binaların aidiyeti hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bilirkişi raporunda muhdesat durumu da nazara alınarak satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağı gösterilmiştir. Satış bedelinin paylaştırılmasında bilirkişi raporunun dikkate alınması gerekirken belirtilen husus gözetilmeden satış bedelinin tapudaki hisseler oranında dağıtılmasına karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 15.12.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.