Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2014/10047 E. 2014/14369 K. 15.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10047
KARAR NO : 2014/14369
KARAR TARİHİ : 15.12.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 26/12/2013
NUMARASI : 2013/358-2013/554

Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 28.07.2011 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.12.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R
Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacılar vekili, davacıların dava konusu .. parsel sayılı taşınmazda paydaş bulunduğunu, dava dışı M.. İ..in 14.02.2011 tarihinde, dava dışı G.. A.. ve diğerlerinin de 03.05.2011 tarihinde taşınmazlardaki paylarını davalıya payın değerini resmi senette yüksek göstererek sattıklarını, davacılara noterden bildirim yapılmadığını öne sürerek davalının taşınmazdaki payının metrekaresi 500 TL’den iptali ile davacılar adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Davalı, resmi senette gösterilen satış bedelinin ödenmesi halinde davayı kabul ettiğini belirtmiştir.
Mahkemece, tapudaki resmi satış senetlerindeki satış bedelleri ve tapudaki masrafların değeri üzerinden tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün davacılar vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 09.04.2013 tarihli ilamıyla, “Davacıların bedelde muvazaa iddiasının araştırılması gerektiğine” işaretle hüküm bozulmuştur.
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonrasında mahkemece, davacıların bedelde muvazaa iddiası ve önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Somut olaya gelince, davalının dava konusu.. parsel sayılı taşınmazda 2/15 payı mevcuttur. Mahkemece davacıların önalım hakkı nedeniyle davalının taşınmazdaki 2/15 payının iptali gerekirken davalının sahip olmadığı 1/30 payının iptaline de karar verilmesi doğru değildir.
Öte yandan davacılar bedelde muvazaa iddiasında bulunmuş, davalı ise tapudaki satış bedelinin ödenmesi halinde davayı kabul ettiğini bildirmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacılar bedelde muvazaa iddiasını kanıtladıklarından kanıtlanan bedel üzerinden önalım hakkı tanınmıştır. Bu durumda davalının davayı kabulünden bahsedilemeyeceğinden davacılar lehine dava konusu payın değeri üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken AAÜT uyarınca 1/2′ sine hükmedilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.12.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.