YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/783
KARAR NO : 2013/4129
KARAR TARİHİ : 19.03.2013
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.02.2006 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve yayla olarak sınırlandırma istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 19.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_K A R A R_
Dava, çekişmeli taşınmazın evveliyatının yayla olduğu, zilyetlikle kazanılmasının söz konusu edilemeyeceği iddiasıyla tapu iptali ve özel siciline işlenmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, taşınmazın kadim köy sınırları içerisinde kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davalının vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Yargılama gideri ve harçlar kural olarak davada haksız çıkan tarafa yükletilir. Gerek 1086 sayılı HMUK’nun 423/6., gerekse 6100 sayılı yasanın 323/ğ maddesi uyarınca yargılama giderleri arasında vekalet ücreti de bulunmaktadır. Mamalek hukukundan davalarda vekalet ücreti harcı yatırılan dava konusu değerine göre ve davadaki haklılık payı oranına göre belirlenir. Ancak, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin, “Dava vekili ve dava takipçileri eliyle takip olunan işlerde ücret” başlığını taşıyan 18. maddesinde,
(1) Dava vekilleri tarafından takip olunan dava ve işlerde de bu Tarife uygulanır.
(2) Dava takipçileri tarafından takip olunan dava ve işlerde bu Tarifede belirtilen ücretin 1/4 ü uygulanır.” hükmü düzenlenmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, davacı 15 parsel sayılı taşınmaz tapu kaydının iptali ile yayla olarak sınırlandırılmasını istemiş, mahkemece dava reddedilmiştir. Dava reddedildiğinden davada kendini dava vekili ile temsil ettiren davalı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 18.maddesi uyarınca vekalet ücreti takdiri gerekirken, vekil ile takip edilmiş gibi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine; (2.) bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 19.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi