YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/2447
KARAR NO : 2013/4718
KARAR TARİHİ : 28.03.2013
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.01.2011 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 12.04.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkiline ait kuyumcu dükkanının önünü kapatacak şekilde davalı Belediye tarafından kurulan mobese direği ile sistem kutusunun daha uygun bir yere kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı Belediye, çarşı güvenliğinin sağlanması amacıyla mobese direği için en uygun yerin dava konusu yer olduğu gerekçesiyle davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, mobese direğinin dükkanın görüntüsünü kesmediği ve en uygun açının bu noktadan yakalandığı, sistem kutusunun da direğin eklentisi olduğu gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “idari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı” başlıklı 2. maddesinde idari dava türleri ve idari yargı yetkisi açıkça düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için açılan iptal davaları, idari eylem ve işlemlerden dolayı açılan tam yargı davaları ve idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan anlaşmazlıklara ilişkin davalar olarak gösterilmiştir.
Davalı … bir kamu tüzel kişisidir. Kamusal kurallar çerçevesinde faaliyet gösteren davalının eylem ve işlemleri de kamusal nitelikte olup; kamu hizmeti kavramı çerçevesindedir. Davada ileri sürülüş ve olayın gerçekleşme biçimine göre, davanın anılan davalıya yöneltilmesinin esas nedeni de hizmet kusurudur. Kamu hizmetinin görülmesi sırasında ve hizmet kusurundan doğan zararların giderilmesi talebiyle açılan davalarda idari yargı görevlidir. (2577 sayılı İYUY. m.2). Mahkemece, davanın yargı yolu bakımından reddi gerekirken esastan sonuçlandırılması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde iadesine, 28.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.