YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/16509
KARAR NO : 2014/1975
KARAR TARİHİ : 17.02.2014
MAHKEMESİ : Kahramanmaraş 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 19/09/2013
NUMARASI : 2012/110-2013/569
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.01.2012 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19.09.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davacının..ada ..parsel sayılı taşınmazda paydaş olduğunu, davalının taşınmazın 10 paydaşından farklı tarihlerde paylarını satın aldığını, ancak dava devam ederken davalının satın aldığı bu payların 60/5167 payını A.. D..’a sattığını öne sürerek davalının A.. D..’a sattığı pay dışında kalan payın davacı adına tescilini istemiştir.
Davaya müdahil olan F.. Ç.., 03.04.2012 tarihli harçlandırılmış dilekçe ile; davaya konu taşınmazda pay sahibi olup davalı payının adına tescilini talep etmiş; ancak davasını takip etmemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, müdahil F.. Ç..’nın davasının açılmamış sayılmasına, davalı payından 37637/1653440 payın davacı adına tesciline karar verilmiştir.
Hükmü, davacı ve davalı vekili temyiz etmiştir.
Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payını kısmen veya tamamen üçüncü bir kişiye satması halinde diğer paydaşlara bu satılan payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve satışın yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 11.06.1947 tarihli 1947/5 E., 1947/18 K. sayılı içtihadı birleştirme kararı gereğince önalım hakkını kullanan paydaşlar pay oranları ne olursa olsun önalım hakkına konu paydan eşit oranda yararlanırlar. 6100 sayılı HMK’nın 65. maddesi uyarınca asli müdahale yoluyla veya diğer paydaşların açtığı önalım davasının HMK’nın 166. maddesi uyarınca davaların birleştirilmesi yoluyla davaya diğer paydaşların katılması halinde, eğer asli müdahale talebi veya birleştirilen dava hak düşürücü süre içinde açılmışsa o paydaşlar da önalıma konu paydan eşit oranda yararlanırlar.
Somut olaya gelince; davaya müdahale eden F.. Ç..’nın açtığı davayı takip etmemesi nedeni ile açılmamış sayılmasına karar verilmiş olmakla elde yalnızca davacının önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemli davası kaldığından davalı payının A.. D..’ a sattığı kısmı haricindeki payının davacı adına tesciline karar verilmesi gerektiği halde yalnızca 37637/1653440 payın davacı adına tesciline karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Asli müdahale kurumu HMK’nın 65. maddesinde düzenlenmiştir. Anılan madde uyarınca dava konusu olan hak veya şey üzerinde kısmen ya da tamamen hak iddia eden kişi karar verilinceye kadar hakkını ileri sürerek davanın taraflarına karşı aynı mahkemede dava açabilir. Harcı da yatırılarak yapılan müdahale başvurusunun konusu da ayrı bir dava olarak incelenerek sonuçlandırılmalıdır. Buna göre F.. Ç..’nın davasının açılmamış sayılmasına karar verildiği halde davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmemesi de doğru görülmemiş bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine 17.02.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.