YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/16379
KARAR NO : 2014/1933
KARAR TARİHİ : 13.02.2014
MAHKEMESİ : Antalya 2. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/05/2013
NUMARASI : 2012/1089-2013/573
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 02.11.2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 14.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Mahkemece, kesin süre içinde davacı tarafından bir kısım davalıların açık adreslerinin bildirilmediği gerekçesi ile HMK’nın 119/2. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Paydaşlığın giderilmesi davasını ortaklardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. Davada bütün paydaşların yer alması zorunludur.
Somut olayda, mahkemece 29.03.2013 tarihinde tebliğ edilen muhtıra ile tebligat yapılamayan davalıların adreslerini bildirmesi için davacı vekiline bir haftalık kesin süre verilmiş, davacı vekili bu süre içinde muhtırada adı geçen davalıların tebligata yarar adreslerine ulaşılamadığını bildirmiştir.
Tebligatın nasıl ve kimlere yapılacağı, adresi meçhul olanlara nasıl tebligat yapılacağı, adres araştırması ve tespiti yöntemi 7201 sayılı Tebligat Kanununda gösterilmiş, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 48 ve devamı maddelerinde de adres bilgilerinin tutulması, güncellenmesi ve kullanılması ile ilgili hükümler öngörülmüştür.
Bu durumda mahkemece, 7201 sayılı Tebligat Kanununun 10 ve 35. maddelerindeki düzenlemeler gözetilerek öncelikle davalıların adres kayıt sistemine yazılı adresleri araştırılarak buradaki adreslerine tebligat yapılması sağlanmalıdır. Adres kayıt sisteminde adresleri bulunmadığı taktirde, adres araştırması yapılarak adres tespiti yoluna gidilmeli ve tespit edilecek adreslerine tebligat yapılmalıdır. Tüm bu araştırmalar ile de bir sonuca varılamadığı taktirde anılan davalılara ilanen tebligat yapılmak suretiyle taraf teşkili sağlanıp işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekir.
Eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 13.02.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.