Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2013/15765 E. 2014/1140 K. 23.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/15765
KARAR NO : 2014/1140
KARAR TARİHİ : 23.01.2014

MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 1. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 20/09/2012
NUMARASI : 2010/195-2012/1454

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.02.2010 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.09.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı İ. K.tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın satış yoluyla giderilmesi istemine ilişkindir.
Bir kısım davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı İ. K. temyiz etmiştir.
Borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İcra İflas Kanununun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alınması zorunludur. İcra hakiminden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan icra müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak dava açılması halinde dava hemen reddedilmeyip davacı tarafa icra hakiminden yetki belgesi almak üzere süre verilmelidir.
İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir.
Paylı mülkiyette ise yine kural olarak borçlu paydaşın alacaklısı, borçlunun payının icra yoluyla satışını isteyebileceğinden İcra İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca yetki belgesine dayanarak ortaklığın giderilmesini isteyemez. Ancak 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 8. maddesi hükmündeki yasal sınırlama nedeniyle parsel büyüklüğü uygun
bulunmadığından borçlunun payının icra müdürlüğünce satışı mümkün olmayan, tarımsal nitelikli parsellerde alacaklı İcra İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca aldığı yetki belgesine dayalı olarak taşınmazın tamamının satılması suretiyle paydaşlığın giderilmesini isteyebilir.
Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davalarda birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek kadar (sayıda) taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddi gerekir.
Bu şekilde açılacak davalarda borçlu ortak (paydaş) dahil tüm ortakların (paydaşların) davaya dahil edilmeleri zorunludur.
Somut olayda; dava konusu edilen 1 no’lu bağımsız bölümün değerinin 805.800,00 TL olarak tespit edildiği görülmekte olup, borçlu İsmail Kızıl’ın murisi olan tapu kayıt maliki M.K. 21/63 olan hissesine düşen miktar 268.600,00 TL’dir. Borçlu mirasçının miras payı ise 1/3 olup, payına 89.533,33 TL isabet etmektedir. İcra Müdürlüğünün cevabi yazısında en son borç miktarının 69.632,71 TL olduğunun belirtilmesi karşısında, yukarıda belirtilen ilkeler gözetilerek, borca yetecek miktarda taşınmazın satışına karar verilmesi gerekirken, davaya konu edilen “1” ve “7” no’lu bağımsız bölümlerin her ikisinin de satışına karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.
Kabule göre de; dava konusu “1” no’lu bağımsız bölümün tamamının satışına karar verilmesi gerekirken, murise ait “21/63” payın satışına karar verilmesi de doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 23.01.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.