Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2013/15068 E. 2014/502 K. 13.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/15068
KARAR NO : 2014/502
KARAR TARİHİ : 13.01.2014

MAHKEMESİ : Mersin 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 11/06/2013
NUMARASI : 2012/271-2013/347

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.07.2012 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11.06.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı K.. Ü.. vekili ve davalı İ.. A.. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davalı, bedelde muvazaa iddiasını kabul etmediğini ancak tapudaki satış bedeli ile tapu harç ve masraflarının ödenmesi halinde davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.
Mahkemece, davacının dava dilekçesinde bedelde muvazaa iddiası olmadığı halde yargılama sırasında bedelde muvazaa iddiasında bulunmasının usulüne uygun ıslah yoluna da başvurmadığından iddiayı genişletme niteliğinde olduğu, davalının muvafakatının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
HMK’nın 141. maddesi uyarınca taraflar cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri ile ön inceleme aşamasında ise ancak karşı tarafın açık muvafakatı ile iddia ve savunmalarını genişletebilir, yahut değiştirebilirler.
Somut olayda; davacı 13.09.2012 havale tarihli dilekçesinde muvazaa itirazı kaydı ile satış bedelini ödemeyi kabul ettiğini bildirmiş, 05.11.2012 tarihli
dilekçesinde ise açıkça muvazaa iddiasına dayanmıştır. Bu durumda 23.11.2012 tarihli ön inceleme aşamasından önce ileri sürülen davacının muvazaa iddiasının araştırılması sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin temyiz itirazlarına şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 13.01.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.