YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/15067
KARAR NO : 2014/1968
KARAR TARİHİ : 17.02.2014
MAHKEMESİ : KDZ.Ereğli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/05/2013
NUMARASI : 2011/678-2013/146
Davacı tarafından, davalılar aleyhine 05.12.2011 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 14.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, davalıların kullandığı .. ada ..parsel sayılı taşınmaz içindeki sınıra yakın olarak dikilen incir ağacının davacının taşınmazının bahçe kapısının açılmasını ve kapıdan geçişi engellediğini ileri sürerek elatmanın önlenmesini ve ağacın kesilmesini istemiştir.
Mahkemece, davalıya TMK’nın 740. maddesi anlamında herhangi bir ihtar yapılmadığı gerekçesi ile incir ağacı yönünden talebin reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı temyiz etmiştir.
TMK’nın 683. maddesindeki “Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir” hükmü ile mülkiyet hakkının kanunla toplum yararına kısıtlanabileceği temel ilke olarak kabul edilmiştir.
Anılan kanunun taşınmaz mülkiyet hakkının kısıtlamalarını düzenleyen “komşu hakkı” bölümünde yer alan TMK’nın 740. maddesi, başkasının mülküne geçip zarar veren dal ve köklerin, zarar gören mülk sahibi tarafından kesilebileceği hükmünü içermektedir. Bu madde ile mülkiyetin aşkın kullanımına kısıtlama getirilmiştir. Mülk sahibi bu hakkını kendisi kullanabileceği gibi bu zararın mahkeme aracılığıyla da giderilmesini isteyebilir.
Somut olaya gelince, fen ve ziraat bilirkişi raporunda davalının taşınmazı içerisindeki sınıra yakın dikilen incir ağacının dallarının 2 m’lik kısmının davacının taşınmazına taştığı belirtilmiştir.
Bu durumda mahkemece incir ağacının davacı taşınmazına taşan dallarının kesilmesine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 17.02.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.