Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2013/15065 E. 2014/505 K. 13.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/15065
KARAR NO : 2014/505
KARAR TARİHİ : 13.01.2014

MAHKEMESİ : Kayseri 3. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/11/2012
NUMARASI : 2008/961-2012/1467

Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.05.2008 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.11.2012 günlü hükmü temyiz eden davalı F.. F.. vekilinin temyiz talebinin reddine dair verilen 08.10.2013 tarihli ek kararın Yargıtayca incelenmesi davalı F.. F.. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davalı N.. S.. vekili, ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep etmiş, diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, dava konusu taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı F.. F.. vekili temyiz etmiş, mahkemece 08.10.2013 tarihli ek karar ile süresinde olmayan temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.
Ek karar davalı F.. F.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın geçici 3/1 maddesi uyarınca 1086 sayılı HUMK’nın temyize ilişkin hükümlerinin halen yürürlükte olup, 1086 sayılı HUMK’nın 437/1 maddesi uyarınca sulh hukuk mahkemesi kararlarına karşı temyiz süresi 8 gündür.
Mahkemenin esasa ilişkin 27.11.2012 tarihli gerekçeli kararı davalı F.. F..’a 26.01.2013 tarihinde tebliğ edilmiş, davalının 31.01.2013 tarihinde vermiş olduğu vekaletnameye istinaden davalı F.. F.. vekili tarafından 01.02.2013 tarihinde yasal süresinde temyiz edilmiştir.
Bu nedenle mahkemece verilen temyiz isteminin reddine ilişkin 08.10.2013 tarihli ek karar kaldırılarak temyiz incelenmesine geçilmiştir.
Ortaklığın giderilmesi davaları paylı veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davasını paydaşlardan (ortaklardan) biri veya bir kaçı diğer paydaşlara (ortaklara) karşı açar. Davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. HMK’nun 27. maddesi hükmü uyarınca, davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi haklarıyla bağlı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu itibarla, paydaşlardan veya ortaklardan birisinin ölmesi halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Somut olaya gelince, davaya konu 3569, 5311, 7523, 4233, 4234 ve 4237 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında malik olarak “Seyit oğlu H. F.” adı yazılı olduğu halde dosyada bulunan nüfus kaydı ve veraset ilamına göre tarafların müşterek murisinin “Seyit Mehmet oğlu H. F.” olduğu anlaşılmaktadır. Bu iki ismin aynı kişiye ait olup olmadığı, aynı kişi ise tapu malikinin kimlik bilgilerinin nüfus kayıtlarla uygun hale getirilmesi için tapuda isim tashihi davası açılıp açılmadığı da araştırılmamıştır.
Bu nedenle mahkemece, taraf teşkilinin sağlanabilmesi için davacıya tapu kaydında gerekli düzeltmeleri yaptırması, gerektiği takdirde tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesine yönelik dava açması için uygun süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece, yukarıda belirtilen hususlar gözetilmeden ve taraf teşkili tam olarak sağlanmadan davanın esasının karara bağlanması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı F.. F.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 13.01.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.