Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2013/14512 E. 2014/325 K. 08.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/14512
KARAR NO : 2014/325
KARAR TARİHİ : 08.01.2014

MAHKEMESİ : Manavgat Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 28/05/2013
NUMARASI : 2012/565-2013/447

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.07.2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R

Davacı , Antalya ili, Manavgat İlçesi, … Mahalle,…. Mevkiinde bulunan 150 ada 50 parsel sayılı taşınmazda paydaş olduğunu, taşınmazdaki ortaklığın satış sureti ile giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Z.. A.. vekili davanın reddini savunmuş, davalılar F.. A.. ile S.. A.. duruşmalara katılmamışlardır.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalılar temyiz etmişlerdir.
Dava, 150 ada 50 parsel sayılı taşınmazdaki ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir
Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç vs gibi bütünleyici parça (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar (ortaklar) ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış
sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesinde bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
Somut olayda davacı, dava dilekçesinde taşınmazdan pay satın aldığında arsa üzerinde zemin betonu atılmış vaziyette inşaat olduğunu ve davalıların 4 daire inşa ederek oturmakta olduklarını ve bu daireler üzerinde hiçbir hakkı bulunmadığını belirtmiştir. İnşaat bilirkişisi O. Ş. 19.04.2013 tarihli raporunda davacının zemin kat kolonlarına ortak olması ve zemin kat kolonlarına ortak olmamasına göre alternatifli değer tespiti yapmıştır. Mahkemece 1. alternatifte belirlenen ve davacının zemin kat kolonlarına ortak olduğu kabul edilerek saptanan oranlar üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa davacının muhdesat üzerinde hak iddiası bulunmadığı dikkate alınarak 2. alternatifde belirtilen oranlar esas alınarak davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Kabule göre karar tarihinde taşınmazın satış bedeli üzerinden alınması gereken binde 11.38 oranındaki harcın taraflardan tapu kaydındaki payları oranında tahsiline karar verilmesi gerekirken bu husus belirtilmeden yalnızca harcın alınmasına şeklinde hüküm kurulması da doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde temyiz harcının yatırana iadesine 08.01.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.