YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/14436
KARAR NO : 2014/138
KARAR TARİHİ : 06.01.2014
MAHKEMESİ : Giresun 1. Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.12.2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11.07.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı M.. B.. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Mahkemece, taşınmazdaki ortaklığın paylı mülkiyet hükümlerine tabi olduğu, alacaklının ancak elbirliği halindeki mülkiyete konu taşınmazlar hakkında ortaklığın giderilmesi davası açmasının mümkün olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Elbirliği mülkiyetinde borçlu ortağın alacaklısı icra hakimliğinden İİK’nun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alınması zorunludur. İcra hakiminden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan icra müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak dava açılması halinde dava hemen reddedilmeyip davacı tarafa icra hakiminden yetki belgesi almak üzere süre verilmelidir.
İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir.
Paylı mülkiyette ise yine kural olarak borçlu paydaşın alacaklısı, borçlunun payının icra yoluyla satışını isteyebileceğinden İcra İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca yetki belgesine dayanarak ortaklığın giderilmesini isteyemez. Ancak 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 8. maddesi hükmündeki yasal sınırlama nedeniyle parsel büyüklüğü uygun bulunmadığından borçlunun payının icra müdürlüğünce satışı mümkün olmayan, tarımsal nitelikli parsellerde alacaklı İcra İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca aldığı yetki belgesine dayalı olarak taşınmazın tamamının satılması suretiyle paydaşlığın giderilmesini isteyebilir.
Somut olaya gelince; davacı tarafından icra hakiminden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan icra müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak bu dava açıldığından davacı tarafa icra hakiminden yetki belgesi almak üzere süre verilerek ve taşınmazda 5403 sayılı Kanununun 8. maddesi uyarınca pay satışının mümkün olup olmadığı belirlenerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile davanın reddi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıdı açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine 06.01.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.