Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2013/12852 E. 2014/112 K. 06.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/12852
KARAR NO : 2014/112
KARAR TARİHİ : 06.01.2014

MAHKEMESİ : Konya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/02/2013
NUMARASI : 2010/482-2013/103

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 16.04.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.02.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_K A R A R_
Davacı, işgal etmiş olduğu davalı Hazineye ait taşınmazın 4706 sayılı Yasanın 4916 sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi hükmü uyarınca kendisine satılması gerektiği halde talebinin reddedildiğini ileri sürerek adına tescilini istemiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
4706 sayılı Yasanın 4916 sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi hükmü uyarınca “ …Belediye ve mücavir alan sınırları dışında, köy ve mezraların yerleşme alanı içinde bulunan ve yüzölçümü beş bin metrekareye kadar olan Hazineye ait taşınmaz mallar kullanıcılarına, taşınmazları satın alacakların veya bunların kanunî ve akdi haleflerinin, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, taşınmazın bulunduğu köy nüfusuna kayıtlı olmaları veya 31.12.2000 tarihinden beri o köyde ikamet etmeleri şartıyla rayiç bedel üzerinden doğrudan satılabilir…” hükmü öngörülmüştür. Her ne kadar davacı, işgal ettiği 109 ada 1, 2, 3 parsel sayılı taşınmazların kendisine satılması talebinin
davalı Hazine tarafından reddedildiği iddiası ile taşınmazın adına tescilini istemiş ise de; ilgili yasa hükmünden niteliği belirlenen işgale konu taşınmazların işgalcilerine doğrudan rayiç bedel üzerinden satılacağı değil, satılabileceği şeklinde düzenleme yapılmıştır. Milli Emlak Müdürlüğünün 14.1.2008 tarihli yazısında yalnızca 109 ada 1 parsel sayılı taşınmazın satışa çıkarıldığı belirtilmekte ve davaya konu edilen 109 ada 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazların satışa çıkarılmadığı anlaşılmaktadır. Kaldı ki; davacı da 23.03.2007 tarihli dilekçesi ile yalnızca 109 ada 1 parsel sayılı taşımazı satın almak için idareye müracaatta bulunmuştur.
Bu itibarla mahkemece, Hazine tarafından yalnızca 109 ada 1 parsel sayılı taşınmaz satışa çıkarıldığından ve davacı tarafından 109 ada 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazların satın alınması talebiyle Hazineye yapılan herhangi bir başvuru olmadığından yalnızca 109 ada 1 parsel sayılı taşınmaza ilişkin tescil kararı verilmesi gerekirken yukarıda belirtilen hususlar gözetilmeden 109 ada 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazların da davacı adına tesciline ilişkin hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 06.01.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.