YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/12818
KARAR NO : 2014/1040
KARAR TARİHİ : 21.01.2014
MAHKEMESİ : Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 25/06/2013
NUMARASI : 2012/440-2013/352
Davacı T.. L.. vekili tarafından, davalı D…. Otomotiv San. ve Tic. A.Ş. Aleyhine 21.06.2012 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25.06.2013 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı şirket vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 21.01.2014 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı şirket vekili Av. F. Ö. ile karşı taraf davacı vekili Av. Y.. Ş.. geldi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafların açıklamaları dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, önalım hakkına dayalı olarak dava konusu 4383 ve 4385 parsel sayılı taşınmazlarda 11.05.2012 tarihli satışa ilişkin olarak 3/4’er payların tapu kaydının iptali ile davacı adına tescili istemine ilişkindir.
Davalı, 17.12.2012 tarihli dilekçesinde tapudaki satış değeri toplamı olan 1.000.000 TL ve tapu masrafları üzerinden davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili yargılama giderleri yönünden temyiz etmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 308. maddesi gereğince; “Kabul, davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir.”
HMK’nın 312/2. maddesine göre de “Davalı, davanın açılmasına kendi hâl ve davranışıyla sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilmez.”
HMK’nın 326/1. maddesince “Kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir.” Yine TMK’nın 734/1. maddesi uyarınca önalım hakkı alıcıya karşı dava açılarak kullanılır hükümlerine yer verilmiştir.
Bu Yasa hükümleri çerçevesinde somut olaya gelince;
Davalı, dava konusu edilen payları satın almakla davanın açılmasına sebebiyet vermiş olduğundan, davalının yargılama gideri ile sorumlu tutulmaması için HMK’nın 312/2. maddesinin öngördüğü birinci koşul yani davalının davanın açılmasına sebebiyet vermeme şartı gerçekleşmediğinden davalının yargılama giderleriyle sorumlu kılınması açıklanan nedenle doğrudur.
Ne var ki; davalının davayı 17.12.2012 tarihli dilekçesi ile kabul ettiği anlaşıldığından, davalının kabulü nedeniyle davalı aleyhine 492 sayılı Harçlar Kanununun 22. maddesince karar ve ilam harcının üçte birine hükmedilmesi gerekirken tamamına hükmedilerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
Bu husus yanında; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6. maddesi uyarınca delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesinden önce davalının kabulü nedeniyle, harcı yatırılan 1.000.000 TL üzerinden davacı yararına tarife hükümleriyle belirlenecek vekalet ücretinin yarısı miktarındaki vekalet ücretinin takdiri gerekirken, davalı aleyhine 1.016.662,50 TL üzerinden belirlenen vekalet ücretinin tamamına hükmolunması da doğru değildir.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine, 1.100 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı şirkete verilmesine, 21.01.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.