YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/12563
KARAR NO : 2014/421
KARAR TARİHİ : 09.01.2014
MAHKEMESİ : Bursa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 16/04/2013
NUMARASI : 2012/159-2013/317
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.03.2012 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 16.04.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_K A R A R_
Davacı, 51 parsel sayılı taşınmazında bulunan davalıya ait binanın yıkımı sırasında bitişik duvarının zarar gördüğünü ileri sürerek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 7000,00 TL maddi, 4000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir.
2-Gerek Türk Medeni Kanununun 25. maddesi, gerekse Borçlar Kanununun 49. maddesinde kişilik haklarına saldırılan kimselerin korunması başka bir ifadeyle kişisel varlıkla ilgili zararları gidermek amacıyla düzenleme yapılmıştır. Bu hükümler malvarlığına ilişkin zarar halini kapsamamaktadır. Davacının binasının ve eşyalarının zarar görmesi nedeniyle manevi bir üzüntü duyduğu düşünülebilir ise de bu durum davacının kişilik haklarına saldırı olarak kabul edilemez.
Açıklanan nedenle manevi tazminat talebinin reddi gerekirken davacı yararına manevi tazminat takdiri doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bette açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, 09.01.2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi.