YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/720
KARAR NO : 2012/1481
KARAR TARİHİ : 06.02.2012
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı tarafından, davalı aleyhine 03.03.2011 gününde verilen dilekçe ile tapuda kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.04.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_K A R A R_
Dava, 108 ada 15 parsel sayılı taşınmazın tapu kayıt malikleri “…’un” “… oğlu …” olarak; “…’un” “… kızı …” olarak düzeltilmesi istemine ilişkindir.
Davalı idare vekili, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir.
Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soyisim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir.
1-Davacı, dava konusu taşınmazda malik gözüken …’un kendisi olduğunu iddia etmektedir. Dosya içerisinde bulunan belgeler incelendiğinde, dava konusu taşınmazın 1937 tarihli vergi kaydı uygulanmak suretiyle tescil edildiği anlaşılmaktadır. Davacı 1954 doğumlu olup vergi kaydında ismi geçen … olması mümkün değildir. Mahkemece bu husus gözetilerek “…” yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
2-“…” isminin “… kızı …” olarak düzeltilmesi istemine gelince; nüfus müdürlüğünden yapılan araştırmada davacının murisi dışında 01.07.1888 doğumlu … isminde bir kişinin daha bulunduğu bildirildiğinden mahkemece mirasçılarını dinleyerek mülkiyet iddiası sorulmadan karar verilmesi doğru olmamıştır.
Hüküm açıklanan nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 06.02.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.