Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2012/6473 E. 2012/8083 K. 07.06.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/6473
KARAR NO : 2012/8083
KARAR TARİHİ : 07.06.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 09.06.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine bozma ilamına da uyularak yapılan duruşma sonunda; davalı … Gaz San. ve Tic. A.Ş. aleyhine açılan davanın pasif dava ehliyeti yokluğundan reddine, diğer davalı aleyhine açılan davanın kabulüne dair verilen 28.09.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … Gaz San. ve Tic. A.Ş. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, 338 parsel sayılı taşınmaz üzerinde 23.02.2006 tarihinden itibaren 15 yıl süre ile intifa hakkı sahibi olduğunu, bu hakkını davalı bayisi … Akaryakıt Nakliyat Gıda ve Yem San. Tic. A.Ş. aracılığı ile kullandığını, bayilik sözleşmesinin 4. maddesi uyarınca sadece kendilerinden veya onay verecekleri dağıtım şirketlerinden temin edecekleri ürünleri satabileceği halde bayinin diğer davalı şirketten temin ettiği LPG ürünlerini intifa hakkına konu taşınmazda satışa sunduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi, kal ve çekişmenin giderilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlar, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı … San. Tic. A.Ş. tarafından hükmün temyiz edilmesi üzerine karar Dairemizce;
“Dava, intifa hakkına elatmanın önlenmesi, kal ve çekişmenin giderilmesi istemine ilişkindir.
Bilindiği gibi intifa hakkı; başkasına ait bir eşya, hak veya mal varlığı üzerinde belirli bir kişiye tam olarak yararlanma olanağını sağlayan bir irtifak türüdür. Kuşkusuz, intifa hakkı sahibinin eşya üzerinde oluşan saldırının
kaldırılmasını istemesi olanaklarıdır. Bu isteği ise intifa hakkı sahibinin hakkı üzerinde muaraza çıkartan yana dava açılarak yöneltmesi gerekir. Başka bir deyişle, davadaki hasım intifa hakkı sahibinin o eşyadan tam yararlanma hakkını engelleyen kişidir.
Somut olaya gelince; davacı şirket ile … Akaryakıt Nakliyat Gıda ve Yem San. Tic. A.Ş. arasında bayilik sözleşmesi bulunmaktadır. İntifa hakkı sahibi davacı şirket bu hakkını kendisine sağladığı kullanımı bayilik sözleşmesi ile … Akaryakıt Nakliyat Gıda ve Yem San. Tic. …ye devretmiştir. İntifa hakkı sahibi adına bu hakkı kullanan bayii davalı aynı zamanda davalı … San. Tic. …den temin ettiği LPG ürünlerinin aynı taşınmaz üzerinde satışını yapmakta, taşınmaz üzerinde yakıt pompası ile LPG yakıt deposu bulundurmaktadır. Davalı … San. Tic. …nin ise davacının intifa hakkı sahibi olduğu petrol istasyonuna aktif bir elatması yoktur. Ayrıca, bu şirkete davacı tarafından ihtarname gönderilerek bayisine LPG ürünü vermemesi konusunda herhangi bir uyarıda da bulunulmamıştır. Bu durumda davalı … San. Tic. …nin bir çekişme yarattığından da söz edilemez. Mahkemece tüm bu hususlar gözetilerek … San. Tic. A.Ş. aleyhine açılan davanın pasif dava ehliyeti bulunmadığından reddi gerekirken…” gerekçeleriyle bozulmuştur.
Dairemizin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda … San. Tic. A.Ş. aleyhine açılan davanın davalının pasif dava ehliyeti bulunmadığından reddine karar verilmiş, davalı … San. Tic. A.Ş. vekili dava reddedilmesine rağmen aleyhlerine vekalet ücretine hükmedilmediği gerekçesiyle hükmü temyiz etmiştir.
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 5. maddesine göre, hangi aşamada olursa olsun, dava ve icra takibini kabul eden avukat, Tarife hükümleri ile belirlenen ücretin tamamına hak kazanır. Somut olayda da; davalı … San. Tic. A.Ş. yargılama aşamasında kendisini vekil ile temsil ettirmiş, aleyhine açılan dava reddedilmiştir. Davada haksız çıkan taraf yargılama giderlerini ödemekle yükümlü olduğuna(HMK. m.326), vekalet ücreti de Hukuk Muhakemeleri Kanununun 323/ğ maddesi uyarınca yargılama giderlerinden sayıldığına göre aleyhine açılan dava reddedilen davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru görülmemiştir. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nun 438/VII maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle yerel mahkeme kararının hüküm fıkrasına 5. bent olarak “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2400,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … San.
Tic. A.Ş.’ye verilmesine” cümlesinin eklenmesine, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 07.06.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.