YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/3406
KARAR NO : 2012/4344
KARAR TARİHİ : 23.03.2012
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Davacı tarafından, davalı aleyhine 04.08.2010 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen 06.01.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, kadim yolun kadastro tespiti sırasında davalıya ait taşınmaz içinde ölçülerek tescil edildiğini belirterek davalıya ait taşınmazın bu kısma ilişkin tapu kaydının iptali ile yola terkin istemi ile açmış, yargılama sırasında bu talebini geçit hakkı tesisi olarak ıslah etmiştir.
Davalı, davacının taşınmazının yola cephesi olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 19.08.2011 tarihli bilirkişi raporu ve ekindeki krokide gösterildiği üzere davacının 123 ada 4 parsel sayılı taşınmazı lehine, davalıya ait aynı yer 3 parsel sayılı taşınmazı üzerinden yeşil renkle ve “A” harfi ile gösterilen kısımdan geçit hakkı tesisine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı temyiz etmiştir.
Davacı, kadim yol iddiasına dayalı olarak tapu iptali ve yola terkin talebi ile dava açmışsa da mahallinde yapılan keşif sırasında davasını ıslah ederek geçit hakkı tesisi isteminde bulunmuştur. Mahkemece bu doğrultuda araştırma ve inceleme yapılarak bilirkişilerden rapor alınmıştır. 19.08.2011 tarihli fen bilirkişi raporu ve ekindeki krokinin incelenmesinde davacıya ait 126 ada 4 parsel sayılı taşınmazın yola cepheli olduğu anlaşılmaktadır. Geçit hakkı davası genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yolla ihtiyacı
karşılanamayan taşınmaz maliki tarafından açılır ve mahkemece tesis edilecek geçit hakkı ile taşınmazın genel yola kesintisiz bağlantısının sağlanması istenir. Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit kurulabilmesi için taşınmazın genel yola ulaşmak için yeterli geçidi bulunmaması gerekir. Bu davanın görülebilirlik koşuludur. Geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte özünü komşuluk hukukundan alır. Davacının taşınmazının kuzeyinde bulunan samanlığının kapısının davalıya ait 3 sayılı parsele bakması nedeniyle davacının sübjektif arzusu dikkate alınarak zorunlu geçit tesisi koşulları gerçekleşmediği halde davalıya ait 3 sayılı parselden geçit kurularak davalının mülkiyet hakkının sınırlandırılması doğru değildir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 23.03.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.