Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2012/2040 E. 2012/3881 K. 16.03.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/2040
KARAR NO : 2012/3881
KARAR TARİHİ : 16.03.2012

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 11.10.2011 gününde verilen dilekçe ile beyanlar hanesindeki kaydın terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R
Davacı, 9 parsel sayılı taşınmaz kaydında yer alan “ev …’ya aittir” belirtmesinin terkinini talep etmiştir.
Davalı, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini savunmuştur.
Mahkemece, belirtme terkininin idari makamın görevine girdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı temyiz etmiştir.
Dava, beyanlar hanesindeki kaydın terkini istemine ilişkindir.
“Beyanlar” başlıklı Türk Medeni Kanununun 1012. maddesi “Bir taşınmazın eklentileri, malikin istemi üzerine kütükteki beyanlar sütununa yazılır. Bu kaydın terkini, kütükte hak sahibi görünen bütün ilgililerin rızasına bağlıdır. Taşınmaz mülkiyetine ilişkin kamu hukuku kısıtlamalarının beyanlar sütununa yazılması ve bu sütuna yazılabilecek diğer hususlar tüzükle belirlenir. Özel kanun hükümleri saklıdır” şeklindedir. Yasanın sözü edilen bu hükmü uyarınca genellikle tapu kütüğüne yazılarak alenileştirilmesinde fayda umulan hukuki ilişki ve fiili durum şeklinde tarif edilen her beyanın tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilebilme olanağı yoktur. Başka bir anlatımla, tapu kütüğünün beyanlar hanesine “beyanda” bulunulabilmesi için ya Türk Medeni Kanununda bir hüküm olması veya özel kanunlarda bu konuda bir hükme yer
verilmesi yahut Tapu Sicil Tüzüğünde bir düzenleme yapılmış olması gerekir.
Tapu Sicil Tüzüğünün 60. maddesi hükmü gereğince de kütüğün beyanlar sütununa ancak mevzuatın yazılmasını öngördüğü hususlar yazılabilir. Ne var ki; yasal düzenlemelerdeki belirsizlikler nedeniyle Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü genelge ve talimatlarıyla açıklayıcı olmak koşuluyla örneğin; bina yapılamaz beyanı, yıkım kararları, uygulanamayan mahkeme ilamları, orman içi binalar gibi belirtmeler tapunun beyanlar sütununa işaretlenebilir.
Birbirinden farklı konularda beyanlar sütununa yapılan kayıtların bazıları, üçüncü kişilerin iyiniyetini bertaraf etmeye yararken, bazıları ilgilisi yararına karine yaratır. Bazıları ise taşınmaza bağlı bir ayni hakkı ya da şahsi hakkı açıklarken bazı beyanlar da kamu hukukundan kaynaklanan kısıtlamaları açıklar. Bir diğer anlatımla, beyanın niteliğine göre beyana bağlanan sonuç değişmektedir …
Somut olayda, davacı dava konusu taşınmaz üzerindeki evin kendisine ait olduğunu ileri sürerek belirtmenin terkinini talep etmektedir. Tapu kütüğünün beyanlar hanesinde evin …’ya ait olduğu yazılıdır. Taşınmaz tapuda da avlulu ev niteliği ile kayıtlıdır. Taşınmaz üzerinde ev bulunduğuna ve çekişme evin aidiyetine ilişkin olduğuna göre terkin ancak belirtme lehtarının onayı ya da hükmen olanaklıdır. Belirtme lehtarının onayının olmadığı durumlarda terkin için açılacak davada lehtarın hasım gösterilmesi gerekir. Kısaca söylemek gerekirse tapu sicil müdürlüğünün pasif dava ehliyeti bulunmamaktadır. Mahkemece davanın bu nedenle reddi gerekirken yazılı gerekçelerle reddi doğru görülmemiştir. Ancak, verilen karar sonuç itibariyle doğru olduğundan HUMK’nun 438/son maddesi gereğince hükmün gerekçesi değiştirilerek ve düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün gerekçesi DEĞİŞTİRİLEREK ve DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 16.03.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.