Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2012/1242 E. 2012/3083 K. 02.03.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/1242
KARAR NO : 2012/3083
KARAR TARİHİ : 02.03.2012

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29.11.2010 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkına konu taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 24.05.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, 63 ada 93 parsel sayılı 2 katlı bahçeli kargir ev niteliğindeki taşınmazda intifa hakkı sahibi olduğunu, taşınmazın 1/2 paydaşı davalının 12.04.2007 tarihinden itibaren 1.katı işgal ettiğini ileri sürerek intifa hakkına konu taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteminde bulunmuştur.
Davalı, davacının onayı ile taşınmazı kullandığını savunmuştur.
Mahkemece, davacının 2.katta oturduğu, eşinin baskısı ile davayı açtığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı temyiz etmiştir.
Dava, intifa hakkına konu taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir.
Türk Medeni Kanununun 794. maddesi hükmü gereğince intifa hakkı taşınırlar, taşınmazlar, haklar veya bir mal varlığı üzerinde kurulabilir. Aksine düzenleme olmadıkça bu hak, sahibine konusu üzerinden tam yararlanma yetkisi sağlar. İntifa hakkı konusu bir taşınmaz mal ise hak sahibi doğrudan yararlanabileceği gibi, bu hakkını örneğin üçüncü bir kişiye taşınmazı kiralamak suretiyle de kullanabilir. İntifa hakkına hukuka aykırı bir elatma var ise hak sahibi Türk Medeni Kanununun 730. maddesinde düzenlenen mülkiyet
hakkına ilişkin hükümlerden yararlanarak bunun dava yoluyla giderilmesini isteyebilir.
Somut olayda; davacı dava konusu taşınmazda intifa hakkı sahibidir. Davalı davacının taşınmazda çıplak mülkiyet sahibi olduğunu, davacının rızası ile taşınmazı kullandığını savunmuş ise de bu rızanın varlığı kanıtlanamadığı gibi dava açılmakla intifa hakkının sahibi rızasını da geri almış sayılacaktır. Bu durumda mahkemece yapılacak iş elatmanın önlenmesi isteminin kabulü ve belirlenecek ecrimisil miktarını hüküm altına almak olmalıdır. Aksine düşüncelerle intifa hakkının sağladığı hak ve yetkiler yanlış değerlendirilerek hukuki olmayan bazı gerekçelerle davanın reddi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, 02.03.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.