YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/11743
KARAR NO : 2012/14011
KARAR TARİHİ : 30.11.2012
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09.07.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 14.06.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, dava konusu 1719 ve 5151 parsel sayılı taşınmazların mera niteliğinde olmasına rağmen niteliğinin tarla olarak değiştirildiğini, dava dışı Hazine adına tescil edildiğini, Hazine tarafından da davalı Kırıkkale İl Özel İdaresine devredildiğini ileri sürerek, davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile mera olarak sınırlandırılmalarını; ayrıca, davalının taşınmazlara olan müdahalesinin de önlenmesini istemiştir.
Davalı Kırıkkale İl Özel İdaresi, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, yargı yolu nedeniyle dava reddedilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun değişik 2. maddesine göre idari yargı yerinde görülecek davalar, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan iptal davaları, idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları ile tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalardır.
Somut olayda, dava, mera iddiasına dayalı tapu iptali ve sınırlandırma ile meraya elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 1027. maddesi hükmü gereğince tapu kayıtları üzerinde mülkiyet değişikliğine neden olacak bu gibi davaların adli yargı yerinde incelenip sonuçlandırılması gerekirken usul ve yasaya aykırı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek haline yatırana iadesine 30.11.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.