YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/3981
KARAR NO : 2011/5392
KARAR TARİHİ : 22.04.2011
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 14.09.2010 gününde verilen dilekçe ile tevdi mahalli tayini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 18.10.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, davalı ile 10.08.2006 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiraladıkları akaryakıt istasyonunun bölünmüş yol nedeni ile atıl duruma gelip, ticari gelir sağlamaz durumda bulunduğundan sözleşmenin ifasının imkansız hale geldiğini, kiralananın iadesi istenildiğini, davalının istasyonu teslim almadığını ileri sürerek, tevdi mahalli tayini istemiştir.
Mahkemece, istemin reddine karar verilmiş, hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, tevdi mahalli istemine ilişkindir.
Hüküm mahkemelerince verilen nihai kararların temyiz edilebileceği HUMK’nun 427. maddesinde düzenlenmiştir. Mahkemelerce geçici nitelikte verilen kararlara karşı temyiz yolu açık değildir. BK’nun 91. maddesinde belirtilen tevdi mahalli tayini kararları işin esasını çözümleyen kararlardan olmadığından temyiz edilebilme niteliği bulunmamaktadır.
Somut olayda, davacı, davalı ile düzenledikleri akaryakıt istasyonuna ilişkin kira sözleşmesinin ifa imkansızlığı nedeni ile kiralanın kiralayana iadesi için tevdi mahalli tayini istemiş, istem reddedilmiştir. Mahkemece verilen karar nihai nitelikte bulunmadığından davacının temyiz dilekçesinin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, 22.04.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi.